Bu oyun başka oyun !

15 Temmuz!

Tarihin tekerrüyatı,

Tarihin not, dünyanın ise kulağına küpe taktığı destanların devamı, 15 Temmuz...

Ülkemin sokaklarını, milletin kanı ile boyamak isteyenlerin hayalleri dört duvarın arasına düşürüldüğü, milli iradenin gücünü bir kez daha hissettiğimiz günün başlangıcı.

Darbecilerin silahları elinde patlamış ve güneş tepelerine azab-ı ikram gibi düşmüştü.

Hainlerin kırk yılda planladığı oyunların bir gecede bozulduğu tarih...

Oyun demişken,

Milletin silahı ile milleti yok etmek isteyen hainler, 15 Temmuz akşamından sonra daha farklı yollara başvurmuştu hatırladınız mı?

Neydi bu yollar?

Pirinç içinde bulunan taşlar gibi, masumiyet karinesinde kaybolup gitmek isteyenler.
Devletçi, milliyetçi edalarının altında devşirmeye çalışan, karaktersizlik örneği göstermek.  Zaten bu satıcılar, önce milletini sattı, baktı olmadı, düsturuna kapıldığı terör örgütü, yani Fetöyü sattı. Şimdilerde bağırsak içindeki saklı virüs gibi dolanıyorlar sinsi ve gizlice.

Diyeceksiniz ki, durduk yere neden yazdın?

Hemen söyleyeyim;

Hain Fetö terör örgütünün yıllardır uyguladığı en önemli ve yıpratıcı bir taktiği var. "Devleti güçsüz gösterme ve yıpratma taktiği"

Bu oyunu yıllarca en sinsi  şekilde uyguladılar. Başardılar mı? Başaramadılar mı? Bu soruların doğru cevabı, herkesin hissettiğidir.

Benim bu soruya cevabım biraz düşündürücü...

Başaramadılar ama hala deniyorlar !

Başaramadılar....

Fetö Terör örgütünün en sinsi ve sabırla yaptığı "Devleti güçsüz gösterme ve yıpratma taktiği" işe yaramamış olacak ki, 15 Temmuz akşamı ateşten kaçar gibi darbeye kalkıştılar. Eğer bu taktikte başarılı olabilselerdi, milletin, devlete karşı güveni tükenecek ve hükümeti düşürmek çok daha kolay olacaktı. 

Hala deniyorlar....

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında olan biteni dikkatlice izliyor ve gözlemliyorum. Çok yaygın olmasa da devleti aciz konuma düşürme çabaları halen devam ediyor.

Sinop'ta yaşayan ama bakmak ile görmek arasında ki farkı ayırt edebilen bir gazeteci olarak, kuşlardan aldığım istihbaratlar pek iç açıcı değil.

Baştan söylüyorum, kimseyi suçlamak değil derdim. Ben sadece olan biteni gözlemler, harmanlar, yorumlar ve yazarım. Haddim ve çizgim bu kadarına müsade ediyor. Kentte yaşanan bazı hadiseler bana geçmişi hatırlatıyor. Birileri devleti itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Birileri ise, yani görmesi gerekenler üç maymunu oynuyor ve bu benim çok canımı sıkıyor...

Bu arada, konumuzla alakalı değil belki ama, aklıma gelmişken şunları da yazayım;

SAHİ, SİNOP'TA NELER OLUYOR?

Devlet çöp konteyneri alamıyor, köylü çöplerini atacak yer bulamıyor. Köyüne su getirtemeyen milletin efendisi yani köylü eylem yapıyor.

Okullarda, Devlet 10 TL'ye muhtaç olmuş, 2 Paket A4 kağıdı için dileniyor.
Okul temizliği, velilerin kendi aralarında topladığı paralarla, dışarıdan sigortasız bir şekilde çalışan temizlikçilerle yapılıyor.

Taciz davalarında ismi geçenler kenti yönetir olmuş ve buna siyasetçiler başta olmak üzere etkilisi yetkilisi boyun eğmiş yürüyor.

İçinde tüyü bitmemiş yetim hakkı olan tonlarca çakıl, yol kenarlarına dökülmüş hemde hiç acımadan.

Eğitimin, Sporun, sanatın ve turizmin durumu ortada.

Daha neler neler...

Mutluluktan uçuyoruz yerde olup bitenden habersiz.

Biri çıka gelse "Ne oluyor lan burada, Devlet-i Aliyye Ne halde" dese !

Nedir bu görmezden gelme? 

Niye bu umursamazlık dese,

Sonra elini vursa masaya ve olan biteni bir çırpıda düzeltiverse...

Bu temenniyi Sinop'a özgü olan, "DÜZELÜ BEE" diyerek noktalıyorum.

Neyse...

Ne diyorduk ?

Fetö terör örgütünün kalleş oyunları diyorduk.

 Bu aziz vatanın aziz evlatları sayesinde bozuldu o oyunlar. Ben bu yazıyı yazabiliyorsam ve sizde okuyabiliyorsanız, "Devlet Başa" demektir. Yüce Rabbim ülkemiz üzerinde oynanan oyunları, bu oyuna yeltenenleri perişan eylesin inşallah. Allah cc dirliğimizi, birliğimizi ve iman gücümüzü eksik etmesin inşallah.
Hain Fetö terör örgütünün  "Devleti güçsüz gösterme ve yıpratma taktiği"  devam ediyor gibi gözükse de,

Susmayacağız, susarsak ölürüz!

Yılmayacağız,

Allah cc den başkasına boyun eğmeyeceğiz.

Gördüklerimiz aksini söylesede, DEVLETİMİZ GÜÇLÜDÜR, ÇÜNKÜ BU MİLLET GÜÇLÜDÜR.

Devletimizi güçsüz göstermeye çalışan ve buna göz yumanlarla elbet hesabımız kapanır bir gün !

Bu millet ne oyunları bozdu, nelere göğüs gerdi. Oyun dediğin nedir ki?

...