Deniz Özen'in kaleminden ' Yolsuzluk'

Yolsuzluk!

Durun durun hemen aklınıza elli türlü şeyler gelmesin sakın!

Yazdan kalma bu güzel haftasonunda canınızı  sıkmayacağım. Öyle canım sıkıldı ve yazayım dedim sadece.
Bu yolsuzluk kelime anlamı gibi değil,  yazıldığı gibi okunan türden.

Kentin adeta kamburu olan, şehrimize gelen her öğrenciye rezil olduğumuz, Üniversite başta olmak üzere, bir çok kamu kurumununda kullandığını Fen Edebiyat yolunda ki, "Yolsuzluk" hususuna değineceğim.

Taktın mı takıyorum değil mi?

Nasıl takmazsın bu işe?

Ben ve bazı gazeteler bu yolsuzluk olayını birçok kez gündeme taşıdık, çünkü medeniyet yoksunu olmak bize yakışmazdı değil mi?

Medeniyet denildiğinde sizin aklınıza ne gelir? Bilmem, ancak, medeniyet bende Kemalizim demektir!
Bu gerçeği kentimizle yoğurduğumuzda bir terslik yok mu?

Kemalist zihniyetle yönetildiğini düşündüğüm memleketim, yolsuzlukla mücadele ediyor.
Bu yaftanın sorumlusu, Milletvekilinden, Valisine, Belediye Başkanına kadar uzanır gider...

Hepiniz medeniyet katilisiniz.
Üç maymunu oynuyorsunuz...

Sayeniz de rezil olduk, Hem de 43 bin kez!

Bir insan  kaç kez rezil olabilir?
Sinop olarak tam 43 bin kez rezil oldu.

Medeni olmakta direnen kentimiz, yolsuzlukla rezil olalı tam yedi gün oldu. Fen Edebiyat'ta ki ' Yolsuzluğu' yazalı tam tamına yedi gün oldu.

Haberin başlığı aynen şöyleydi; 'Bu haber binlerce kişiyi ilgilendiriyor, ama o ilgilenmiyor' ve haberin fotoğrafında ise, ' Tıp dünyası ayakta, çare Sinop'ta bulundu' yazıyordu.

Ne alaka değil mi?
Bence çok alaka!

Bunu yapmamın iki nedeni var,
Birincisi okuyucu ile alakalı, çünkü yaptığımız haberlerin fotoğraf üzerindeki yazılara bakıp geçen binlerce okurumuz var maalesef.

İkinci nedeni ise, bir gazeteci ne yapar yapar, dikkatleri üzerine toplamasını bilir!
İşte o haber de tamda istediğim oldu. Aynı konuda ki bir haber farklı başlıklarla yazıldığında, okuma sayısı ortalama 5 bin oluyor. 

Ancak, aldatıcı başlık diye nitelendirdiğimiz taktikle aynı haber 43 bin okuma alıyor.

Olay, etki ve tepki meselesi! 
Aldatıcı başlıkla yaptığım ve 43 bin okuyucuya ulaşan habere toplamda üç eleştiri geldi. Diğer okurların hemen hemen hepsi, kahkahalar atarak okudu.

Gazeteci işte!
Ağlanacak halimize güldürmesini iyi bilir...

Son olarak;
Bu vesile ile, Fen Edebiyat yolunda ki yolsuzluğu birkez daha hatırlatarak, söz konusu yolsuzlukla ilgili hangi adımlar atıldı bilmiyorum.  Fen Edebiyat yolunu yapmaktan elini eteğini çeken Karayolları ihaleyi Belediye'ye yıkmayı seçti.  Bana söylenenlere rağmen, Belediye Başkan'ı Baki Bey'in o yolu yapacağına kalben inanıyorum. Kendisi söz verdim mi tutar, yapamayacağı sözleri de vermez, bunu hissediyorum. Bu duygu ve düşüncelerle, fazla vaktinizi almamak adına, hepinize iyi hafta sonları diliyorum...