Karadeniz Nükleer konusunda İnatçı

CHP Sinop Milletvekili ve Çevre Komisyonu Üyesi Barış Karadeniz, Sinop’ta yapılması planlanan nükleer santralin çevrede yapacağı tahribatı TBMM’nin incelemesi gerektiğini belirterek TBMM Çevre Komisyonunu Sinop’a davet etti.

“Çevre Komisyonu’nun denetleme görevi yok ama davet üzerine gidip incelemelerde bulunabiliriz” diyen Çevre Komisyonu Başkanı Cihan Pektaş’a, Karadeniz, “Sinoplunun istemediği ve Sinoplunun karşı durduğu bir ama halka karşı yapılması planlanan bir nükleer santral var. Türkiye’de ve Sinop’ta nükleer santral olmasına kesinlikle karşıyız” dedi.

TBMM Çevre Komisyonu, çevre alanındaki uluslararası sözleşmelere Türkiye’nin de taraf olması ile ilgili kanun tasarılarını görüşmek üzere toplandı. Toplantıda, Gemilerdeki Zararlı Organik Tutunma Önleyici Sistemlerin Kontrolüne İlişkin Uluslararası Sözleşmeye Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı, Antartika Andlaşması Çevre Koruma Protokolüne Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı, Balinacılığın Düzenlenmesine İlişkin Sözleşmeye Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı, Doha Konferansında Kyoto Protokolünde Yapılan Değişikliklerin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair kanun Tasarısı, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesine Yönelik Kyoto Protokolüne İlişkin Alınan Kararın Onaylanmasına Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı görüşmeleri yapıldı. Tasarılar Komisyon tarafından onaylanarak TBMM Genel Kurulu gündeminde yerini aldı.

CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, toplantıda yaptığı konuşmada söz konusu tasarıların Türkiye için önemli olduğunu ancak Türkiye’nin çevre ile ilgili çok daha önemli konularının bulunduğu, bu sorunların çözümlenmeden söz konusu uluslararası antlaşmaların TBMM gündemine alınmasının çelişki yaratan bir çalışma olduğunu söyledi. Çevre Komisyonu’nu Sinop’a davet eden Karadeniz, “Çünkü, Sinop’ta Sinoplunun istemediği, Sinoplunun karşı durduğu buna rağmen yapılması planlanan bir nükleer santral var. Türkiye’de ve Sinop’ta nükleer santral olmasına kesinlikle karşıyız” dedi.

Karadeniz, Sinop’ta yapılması planlanan nükleer santralin denizcilik ve balıkçılık ile ilgili yapacağı tahribat hakkında kısa bilgi verdi. Karadeniz, “Bacasız nükleer santral yapılması düşünülüyor. Deniz suyu ile reaktörlerin soğutulması düşünülüyor. 300 derece suyun tekrar denize bırakılması planlanıyor. Bu durumda deniz suyu sıcaklığının 2 ya da 3 derece yükselmesi ve buradaki balık popülasyonunun ciddi anlamda zarar görmesi söz konusu. Bununla ilgi balıkçılık ile ilgili sıkıntılı bir dönem yaşayacağız” diye konuştu.

“BALİNALARIN KORUNMASINA VERDİĞİNİZ ÖNEMİ ÜLKE BALIKÇILIĞIMIZA DA VERİN”

Balinacılığın Düzenlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşme ile Sözleşmeye Ait Protokole Katılımımızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı görüşmelerinde de söz alan CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz,  balinacılığın korunması için hükümetin gösterdiği çevre duyarlılığına teşekkür ederek Türkiye’de balıkçılığa verilen önemin yetersizliğine dikkat çekti. Karadeniz, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Gerçekten önemli küresel çevre sorunlarına karşı çok duyarlıyız. Peki, Türkiye’deki çevre sorunlarına ne kadar duyarlıyız? Dünyadaki balinaları araştırırken Türkiye’deki hamsinin, palamutun, mezgitin, nasıl avlandığını, ülkemizdeki balık stoklarımızın nasıl azaldığını, bununla ilgili hükümetin nasıl çalışmalar yaptığını çok merak ediyorum. Küresel anlamda vermiş olduğunuz çevre duyarlılığını gerçekten ülkemiz de  veriyor musunuz? Karadeniz’de balık stokları artık tamamen tükenmek üzere. Avcılığın ne kadar tehlikeli boyutlara ulaştığını, Japonya’da üretilen sonarların Japonya’da yasak olduğunu ama ülkemizde umarsızca kullanıldığını, balıklara yaşama şansı verilmediği, sadece para kazanma hırsı ile ülkemizdeki balık stoklarının tüketildiğini bildiğimiz halde böyle bir ortamda balinalara ne kadar önem verdiğiniz takdire şayan bir durum.”

Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürü Dr. Durali Koçak ise verdiği yanıtta “Her işte olduğu gibi denetimde de eksiklik olabilir. Ama bu anlamda da bakanlık olarak teknik idari ve mevzuat bakımından çok daha iyi konumlara doğru gidiyoruz” dedi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına bağlı olarak Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünün nükleer santrallerle ilgili görüşlerini de aktaran Koçak, “Her olayın etkisi olabilir fakat bu kabul   edilebilir, tolore edilebilir şekilde uygulanmalı. Bizim buralarla ilgili verdiğimiz görüş bizim denize deşarj edilecek suyun sıcaklığının 25 dereceyi geçmemesi gerekir şeklinde. Bu şekilde olduğu takdirde deniz suyu sıcaklığına herhangi bir tehdit söz konusu olmaz diye düşünüyoruz” diye konuştu.

CHP’li Karadeniz de, bakanlığın bu görüşüne rağmen Sinop’ta kurulması planlanan nükleer santralin deniz suyu sıcaklığını artıracağını, bunun da çevreyi ve insan sağlığına olumsuz yönde etkileyeceğini sözlerine ekledi.