Pazarcı Ağzı !

Pazarcı Ağzı !

Bir filmde duydum bunu,

Filmin bir sahnesinde,

Adam arkadaşına karısını tanıtıyor, " Bak buda yengen" diyerekten.

Kadın, kocasına şöyle diyor; 

" O ne biçim hitap öyle, pazarcı ağzı gibi, yengen falan. Hiç yakışıyor mu sana? 

Küçükken anamın himayesinde başladığım,

 Aradan geçen yıllara rağmen halen gittiğim,

Soğuk demeden,

Sıcak demeden,

Anadan, yardan, çocuktan ayrı,

Var gücüyle çalışan emektarlar insanların mekanı, pazarcılar...

Ne var onların ağzında?

Elma var,

Armut, limon, domates, ikizlere takke vs...

O, dudaklarını eşşeğin bir yerine benzetmeye çalışarak konuşan geri zekalıya soruyorum;

Pazarcının ağzında seni rahatsız eden şey ne?

Lugat,

Lisan,

Hitap,

Hangisi ?

İşin aslı söyleyenle işim yok !

Üç kuruş para için söylemek istemediklerini söyleyen kukla sadece.

Kariyeri için karakterin etek altına saklandığı günümüzde televizyonda gördüklerime şaşırmıyorum.

Yamulsun o ağızın emi,

Eli kopsun bu sahneyi o senaryoya yazanın.

Yenge zoruna gitmiş, eee doğruda demiş, metresim demeliydi değil mi?

Üstadlar başka !

Bu ve buna benzer söylemleri bir Orhan babadan duyamazsınız mesela.

Eskilerin günümüzde neden rol alamadıklarını şimdi daha iyi anlıyorum...

Neyse,

Benim işim, bu kelimeyi kullanabilecek cesaret ortamında !

Yani Türk toplumunda,

Ailesine yakıştıramayacağı bir olayı, televizyonla evine aşılayanlarla,

Kızına,

Oğluna,

Eşine ve kendine.

İşin ironi tarafı ise şu;

Kurtlar vadisinin aldırdığı kıyafetle sokakta rejonasyonel gezenler, evde Mügeci, Erolcu.

Dışarıda bin ton abi, evde tam bir gıybet bekçisi...

İşte asıl sorunda bu !

Atandan miras kalan kişiliğine format atıyorlar.

Ve bunun adına sanat diyorlar!

Aklımla oynayanın fikri ile turlarım ben...

Yesinler sizin sanatınızı, arşivlere bir bakın da, sanat ile kuklacılığın arasındaki farkı bir görün.

Kabullenemeyeceğimiz bütün iğrençliklere götüm götüm alıştırıyorlar, içten içe sızan bir zehir gibi.

Hem de öyle bir zerk ediyorlarki;

İçimize giren zehirden bir haberiz.

Bütün iğrençlikler sıradan gelecek.

Zaten behlül den sonra, rezilliğin nirvanası ne olacak merakla bekliyorum.

Olmasın !

Rezillik falan olmasın,

Lütfen kendimize gelelim,

Rtük ihbar hatları elinizin altında,
hoşunuza gitmeyen ne gördüyseniz bildiriniz.

Çocuğunuz için,

Onların yarınları için.

Siz neyi isterseniz karşınızda onu görürsünüz,

Ailenizin bir ayıbını milyonların önünde konuşulduğunu düşünün,

Hoşunuza gider mi?

Peki neden hoşlana hoşlana izliyorsunuz?

Kalbiniz,

Vicdanınız,

Karakteriniz size hükmedemiyor mu?

Etmeli...

Eğer etmez ise;

Emekçi pazacılarımızın başına gelen bir gün seninde başında...

Gellll vatandaşşşş gelllll ikizlere takke buradaaaaa...