SİAD !

Mantısı,
Nokulu,
Balığı,
Yeşili ve Mavisi,
Kestanesi,
Birde, talihsizliği ile meşhur memleketim.
Gayr-ı Meşhur kentimin güzel insanları, 

Hepinize selam olsun...

Bu yazımda gündem dışı söz alıp, Sinop için önemli bir gelişmeden bahsedeceğim.

SİAD  nedir biliyor musunuz?

"Sinoplu İş Adamları Derneği" 

 Şimdi sizlere, yıllar sonra Sinop'a açılma fırsatı bulan ve uzun yıllardır İstanbul'da Sinop'u temsil eden bir dernekten bahsedeceğim. 

Hani geçen gün Atatürk Caddesinde, Belediye'nin tam karşısında Mustafa Kemal Atatürk ve anlı şanlı Türk Bayrağımız eşliğinde açılan SİAD (Sinoplu İş Adamları Derneği) den bahsedeceğim...

Sinop, o günden önce o kadar İş Adamını anca ihalelerde görmüştür herhalde. Söz konusu açılışta metre kareye düşen anlık milli safi hasılat insanın aklını alırmıydı? Bilmiyorum.

Ama benim aklımı başımdan alan mevzu rakamsal değil. İlgimi çeken, SİAD'ın açılışında bulunan bütün İş Adamlarının Sinoplu olmasıydı. Bu ayrıntı çok önemli, hepsi birbirinden güçlü ve değerli, gurbette ki sıla hasretini hırsa çevirmiş, çalışmış çabalamış, Ülke ekonomisinde söz sahibi olmuş insanlar.

Hani hep derlerdi ya; "Sinoplu tembeldir" diye,

Yalan ,

Vallahi yalan !

Sinoplunun çalışkan olduğunu İstanbul'da yaşayan Sinoplu İş Adamlarını görünce anlıyorsunuz. O kadar büyük firmalarımız var ki, keşke hepsiyle tanışma şansımız olsaydı...

SİAD tamda bunu hedefliyor işte !

Sinoplu İş Adamları Derneği, İstanbul'da yaşayan Sinoplu hemşerilerimizi tek bir çatı altında toplamış ve birlik beraberlik güruhu ile, birbirlerine kenetlenmiş. Gerçekten gurur verici...

Rafet Orhan ( SİAD Yönetim Kurulu Başkanı) !
İnşaatçı ve inatçı dediler.

Çok tanımıyorum kendisini,
Bu belki benim, belkide onun kusuru, ama kusurdan ziyade nasip demek daha ılımlı bir yaklaşım olacaktır.

Rafet beyi bu zamana kadar üç kez gördüm.
1. si, İstanbul'da düzenlenen Sinoplu İş Adamları Forumu'nda

2. si, SİAD, yerli otomotiv fabrikasının Sinop'ta yapılması için imza kampanyası düzenlemişti. İstanbul'da bir kafede oturmuş, bu haberi yaparken, Rafet beyin fotoğrafını google görsellerde arıyordum. Meğer google da aradığım kişi karşı masamda oturuyormuş. ( İlk tanışmamızda orada olmuştu).

3.sü, SİAD'ın Sinop açılış töreninde ve akabinde Sinop Üniversitesi Uygulama Otelinde tertiplediği nezaket yemeğinde...

Birde, ekonomik büyüklüğünü yüreğinde küçültmüş, omuzunda kızılay kolisi ile yardım taşırken görmüştüm. Hatta bunu Face'de paylaşarak  demiştim ki, "Bir fotoğrafa bakınca Hz. Ömer'i hatırlamayalı çok olmuştu" yorumunu yapmıştım.

Adama helal olsun,

Sen kalk ve bütün Sinoplu İş Adamlarını bir çatı altında topla, onları birbirleriyle tanıştır, kaynaştır. Bu zor olayı nasıl yaptıysa, başarmış bir şekilde.

Rafet bey ve birlikte çalıştığı insanların "Birlikten kuvvet doğar" inancı çok yüksek olsa gerek. Zira Sinop atmosferinde fotosentez yapanlar için, pek idrak edilecek bir hadise değil.

Yeter mi?
Yetmez tabi... 

Oda öyle demiş ve para kaybetmek uğruna çalıştığı Sinop'un tam ortasına şubesini açmış. 

Gidin oraya ve tanışın kendileriyle.
 Bir tas çorbanız, bir bardak çay ve samimi bir karşılama sizi bekliyor olacak.
Gidin ve Sinoplu gücünü derinden hissetme fırsatı bulun.

Peki, ben niye bunları yazdım?
Bu övgü ve reklam dolu yazı ne alaka?

Bu soruları sorduğunuzdan adım kadar eminim. (En azından bazılarınız)

Beni bilen bilir, inanmadığım hiç bir hususu inandırmaya çalışmam. Çünkü, toplum adına yazan, bireysel düşünce ile, toplumsal düşünceyi harmanlayarak yorumlamaktır işim.
Eğriye eğri, doğruya da doğru dedim bu zamana kadar.

Bunları yazdım çünkü;

Birlik ve berabersizlikten büyüyemedik,
Arı gibi çalışmak yerine, elimizde ki kemanla hep Ağustos'u yaşadık.
Hased ile başlayan günü, gıybet ile uğurladık...

Ama onlar böyle yapmadı !

İstanbul'da yaşayan Sinoplu İş Adamları hep çalıştı ve üretti.
Kendi için ne kadar çalıştıysa, bir o kadar da kenti için çalıştı.
İyi günde, düğünde, dernekte.
Kötü günde, hastalıkta ve  ölümde, hep birlik oldular. 
İstanbul'da Sinop bu demekti, 
Sinoplu olmak, bu misyonu taşımak demekti...

Sinop'ta yaşayan İş Adamlarımız bana alınabilirler belki, ancak istisnalar hiçbir zaman kaideyi bozmadı. Kendisini istisna olarak görenlere sözüm yok elbet...

Bu ağacın meyvesi bol olur !

Konuyu toparlayacak olursak,
SİAD'ın Sinop'a açtığı şubeyi çok benimsiyorum. Zira Rafet Bey'e de "Sinop için çok ciddi bir adım attınız" demiştim.

Gerçekten de öyle...

Kentimizin üstünde karabasan gibi çökmüş olumsuzluklar var.
Dünümüz, bugünümüz ve yarınlarımız kayboluyor karabulutlar arasında.
Bence bunun en büyük nedeni, "Üretici" gücünün olmaması. 

"Tüketici" gücünden kibir, "Üretici" gücünden ise ümit doğar.
Yıllardır tükettiklerimizi eleştirdik durduk, ama neden üretemediğimizi hiç sorgulamadık !

İşte bu adamlar bunu sorgular...

Örnek de vereyim; 
Hatırlıyor musunuz? 2018 Yılının Mayıs Ayında çıkan bir kararname ile,  Sinop Organize Sanayi Bölgesi 5. bölgeden  2. yatırım bölgesine alınmıştı. Bende bunu sizlerle paylaşmıştım.

Bırakın çivi çakmayı, çakılmış çivimizi bile sökmüşlerdi...

Bu kaybın en büyük nedeni, "Üretici" gücünün olmamasıydı. Birisi çıkıpta, "Siz ne yapıyorsunuz" demedi. Çünkü demesi gerekenler, işlerinden fazla siyasi dedikodularla müşgül pesentti...

SİAD Ben buradayım dedi !

Sinoplu İş Adamları Derneği Sinop'a gelerek "Ben buradayım" dedi.

Sinop'u yönetenler ve idare edenler, "Üretici" gücünü enselerinde hissedecek ve attıkları adımlara, aldıkları kararlara daha da dikkat edecekler. Çünkü, "Üretici" gücü o kadar güçlüdür ki, adamı ipe yollar ya da adamı ipten alır. Bunu ilerleyen süreçte hep birlikte göreceğiz...

SİAD Başkanı Rafet Orhan başta olmak üzere, bütün yöneticilerine, İstanbul'da iş yapan bütün İş Adamlarımıza, diğer derneklerimize öncelikle teşekkür ediyorum. Bu kente bir ümit ağacı diktiniz. Bu kentin insanlarının sadece tüketen değil, üreten de olduğunu gösterdiniz. Umuyorum ki, meyvesini hep birlikte toplayacağız. 

Bir temenni ile noktalıyorum,

İstanbul'da düzenlediğiniz "Sinoplu İş Adamları Forumu" gibi bir organizasyonu Sinop'ta da yapsanız.
Benim güzel kentimin güzel insanları ile, Kentimizi gururla temsil eden İş Adamlarımız bir araya gelse, güzel olmaz mı?

Kentin ortasında, Üreticisinden tüketicisine bütün Sinoplular bir arada ! Düşünmesi bile harika...

Tamam, o kadar otelimiz yok,
Yerimiz, imkanımız yok biliyorum, ama her bir İş Adamımızın çalacağı bir kapı, bir lokma ekmeği, bir bardak çayı her zaman hazır bu kentte. Hepimiz bu  kentin çocuklarıyız neticede.

Birlikte olmak ümidiyle...