Vali Çetinkaya Kadınlar Gününe Özel Programa Katıldı

Sinop Valisi Dr. Yasemin Özata Çetinkaya Kadınlar Günü sebebiyle Boyabat ilçesinde düzenlenen konferans ve ardından konsere katıldı.

Vali Çetinkaya Kadınlar Gününe Özel Programa Katıldı
05 Mart 2016 - 17:04

Sinop Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yasemin BARLAK’ın konuşmacısı olduğu konferansta “ Türk İslam Geleneğinde Kadının Yeri ve Önemi” konusu işlenirken Sivas Devlet Türk Halk Müziği Korosu ise “Kadına Karşı Şiddete Hayır” temasıyla bir konser gerçekleştirdi.

 

Yrd. Doç. Dr.Yasemin BARLAK’ın konuşmacı olduğu konferansa ve Sivas Devlet Türk Halk Müziği Korosunun Konserine Vali ÇETİNKAYA’nın yanı sıra Boyabat Kaymakamı Ümit Hüseyin GÜNEY, Durağan Kaymakamı Turan SOĞUKOLUK, Boyabat Belediye Başkanı Şefik ÇAKICI, Durağan Belediye Başkanı Ahmet KILIÇASLAN, ilçe protokolü ve vatandaşlar katıldı.

 

Program öncesi Türk Kadının Başarıları ve Özelliklerine değindiği konuşmasıyla açılış konuşması gerçekleştiren Vali Çetinkaya;“Dünyanın ilk kadın örgütü olan Bacıyan-ı Rum yani Anadolu Bacıları Teşkilatı’dır. Ahiliğin kurucusu Ahi Evran’ın eşi Fatma Bacı tarafından kurulan bu örgüt Anadolu’nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasında çok önemli görevler üstlenmiştir. 13. y.y’da Anadolu’daki Ahiler tarafından kurulan sanayi sitelerinde hanımlara mahsus çalışma yerleri de bulunurdu. Bacıyan-ı Rum Teşkilatı mensubu hanımlar bu sanayi sitelerinde el sanatları ve mesleklerini icra ederlerdi. Kadınlar daha ziyade Nakışcılık, Keçecilik, Çadırcılık, Örgücülük, Kilim ve Halı Dokumacılığı, İpek ve Pamuk İpliği üretimi gerçekleştirirlerdi. Kadınların sanatta, kültürde, edebiyatta, ekonomik ve sosyal alanlarda kalkınıp gelişmesini sağlamak için kurulan bu teşkilatta kadınlar gerektiğinde düşmanlara karşı vatan savunmasında eşlerinin yanında da mücadele etmişlerdir. Ahilik örgütünün kadınlar kolu gibi çalışan Bacıyan-ı Rum yetim ve kimsesiz genç kızları himayesine almış onların eğitimlerinden tutun da ev bark sahibi olmalarına, evlendirilmelerine varıncaya kadar sorumlu olmuşlardır. Kimsesiz ihtiyar kadınların bakımı, maddi sıkıntı içinde olanlara yardım yanında gayrimüslimlerle de özel olarak ilgilenmişlerdir. Ahilik örgütü’nün erkek üyelerine yönelik “eline, diline, beline sahip ol” öğüdüne paralel olarak Bacıyan-ı Rum Teşkilatı hanımlara yönelik “eşine, işine ve aşına dikkat et” öğüdünü prensip olarak hanımlara benimsetip yaygınlaştırmışlardır.

Evet Türk Kadını Anadolu’nun Türkleşmesinde Türklere vatan olmasında en başından beri erkeğinin hep yanında olmuş onunla birlikte mücadele etmiştir. Gün gelip Anadolu düşman işgaline uğradığında Türk Kadını yine Milli Mücadele bilincinin oluşturulması için mitingler ve toplantılar yapmaktan, yardım toplamaya, cephane imalathanelerinde çalışmaktan, kağnı kolları oluşturmaya, yaralı askerleri tedavi etmekten, silahlı birlikler kurmaya kadar her alanda kendini göstermiştir.

 Anadolu’nun Türk Yurdu olarak kalması için de erkeği ile birlikte ne gerekiyorsa yapmıştır. Milli Mücadele sırasında isimleri tarihe mal olmuş onunla birlikte mücadele etmiştir. Gün gelip Anadolu düşman işgaline uğradığında Türk Kadını yine Milli Mücadele bilincinin oluşturulması için mitingler ve toplantılar yapmaktan, yardım toplamaya, cephane imalathanelerinde çalışmaktan, kağnı kolları oluşturmaya, yaralı askerleri tedavi etmekten, silahlı birlikler kurmaya kadar her alanda kendini göstermiştir”  dedi.

Kadınlar Günü nedeniyle düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katılan Sayın BARLAK, Türk-İslam tarihinde kadınlarımızın toplumsal statüsü hakkında katılımcıları bilgilendiren konuşmasında tek eşlilik ve eşitliğin Türk-İslam tarihindeki yeri ve önemine değindi. Sayın BARLAK konuşmasında Türk kültüründe kadınlarımızın her zaman erkeğiyle eşit, tek eşli, kendisine değer verilen ve saygı duyulan bir varlık olduğu gibi erkeği ile arasında herhangi bir toplumsal statü farklılığı taşımadığını belirtti. Türkler’in İslam’ı kabulü ile birlikte kadına verilen değerin ve kadının ailedeki öneminin artarak devam ettiğini sözlerine ekleyen Sayın BARLAK, Anadolu’yu fetih ile birlikte Anadolu da yerleşik kültür olan Bizans ve Rum Kültürünün etkisi altında kalındığını ifade etti. Söz konusu kültürel etkileşim sonucu Türk-İslam kültüründe kadının toplumsal konumunda meydana gelen farklılaşmanın kültür de hiç yeri olmamasına rağmen çok eşliliğin ve kadınlarımızın toplumsal statülerinin farklılaşmasının toplum hayatında yerini aldığını belirtti. 

Konferansın ardından Sivas Devlet Türk Halk Müziği Korosunun “Kadına Şiddete Hayır” temalı konser de yaşanmış çeşitli kadın ve anne hikâyeleri üzerine derlenen türkülere yer verildi.

 

Bu haber 2816 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

<