Biz yazmaya geldik, okuyan buyursun!

Biz yazmaya geldik, okuyan buyursun!
06 Şubat 2020 - 21:43 - Güncelleme: 06 Şubat 2020 - 21:59

Çay koy keçeli. Yeniden başlıyoruz!

 

Vakti zamanında, “risalelerin toplatıldığını, bitiş noktasına gelindiğini” aktarıp, Üstad’a sormuşlar: “Ne yapacağız?”

Cevap ümitsizlik değil.. Ümit dolu imiş: 

 

Çay koy keçeli. Yeniden başlıyoruz!” demiş, üstad Said-i Nursi…

 

Ülkemizde basın camiasına baktığımızda toplanılmasa da risaleler, bitişin kenarında makaleler…

 

Bitiyordu her şey, susturuldu herkes!

Ya susacaktık ya da haykıracak.

Rivayet denilen dünümüz, bugünün ışığı olsa gerek.

Her bitiş yeni bir başlangıç demek.

Bu güruh ile üstadların ışığında revan olduk yolumuza…

 

 

Nedir, nereyedir bu yolculuk?

Sitemizi takip edenler, yakın zamanda haberlerin içerisinde görmüştür elinde gazete tutan sevimli çocuğu.

‘Çok yakında’ denilenin ne olduğunu çok soranınız oldu.

Malumunuz, Ajanssinop.com adlı internet sitesinde, 2014 yılından itibaren kalemimiz yettiğince toplumun sesi olmaya çalıştık, çalıyoruz ve çalışacağız.

Bu süreçte kırdığımızda oldu, kızdığımızda. Kırılan da oldu, kıranda.

Bazen ‘duyurabilmek’ adına sesi, yüksek perdeden çıkmak gerek. Bu anlamda, sesimizi hiç kısmadık. Kıstırmadık.

 

Öyle ya;

Amacımız susmak değil; yazmak…

 

Bir gazeteci neden yazar?

Başkasını bilmem ancak, ben denizin, doğanın, sokakların, kısacası gözümün gördüğü her bir noktanın tadını ve keyfini çıkartamadım.

Kendim için gezebilseydim eğer, bu özlediğim duyguları yaşayabilirdim. Ama yapmadım,yapamadım.

Baktığım her yeri evim, gördüğüm her insanı ailem bildim.

Kentimin ve kentimde yaşayanların sorunlarından, kendi sorunlarıma çok fazla vakit ayıramadım.

Gazetecilik, eve iş getirmekten farksız…

Şikâyet ediyor falan sanmayın sakın haa!

Bu meslek öyle bir duygu ki; işlemişse içine daha dönüşü yoktur.

Bir gazeteci; gördüğünü yazmaz ya da yazamaz duruma gelirse zaten ölmüş demektir.

Kentim benim evim, yaşayanların her birini ise ailem. Büyük bir aile olduğumu bu mesleğe başladığımda daha da iyi anladım…

 

 

Bedeli yok mu? Var elbet…

Hayatta neyin bedeli yok ki!

 

Çocuğumun ilk dans gösterisinden,

Uykusuz geçen gecelerden,

En mutlu gününden,

Kısacası dostlar, bu meslek için hayatımızın enlerini kaçırmak en büyük bedel…

 

 

Özgürlük mü?

Biz çoktan geçtik o işten…

 

‘YAZAN’ bir gazetecinin hayatını ve amacını kısacıkta olsa anlatabildim mi?

Takdir sizin…

 

 

Peki, ben bunları neden mi anlattım?

Şöyle ki;

Kentim için kendim şöyle dursun, artık bazı şeylerin zamanı geldi diye düşünüyorum.

Bir kentin gelişmesinin ya da gelişememesinin en büyük sorumlusu bence basındır.

Çuvaldız denen iğneyi hep kendime batırdım bu yaşıma kadar.

Bu kentte giden ama doğru gitmeyen bir şeyler var.

Daha iyisini hak eden Sinop’a biraz haksızlık yapılıyor kanımca.

Tarihe baktığımızda kıtalar arası kıymet gören kentimiz, günümüzde hakkaniyeti kaybetmiş durumda.

Değer vermek ile değer veriyorum demek arasında bence çok ciddi farklılıklar var.

İşte, tam da burada devreye girmek niyetimiz.

Kentimiz için daha da fazla çalışmak,  çocuklarımız için gayretimizi arttırmak adına bir yola çıkıyoruz.

 

 

Gazeteniz hayırlı uğurlu olsun…!

 

Unutmadan söyleyeyim;

Kimin? Diye sorana “Benim” deyin!

Kendi yolunda değil, kentinin yolunda yürüyenler, hiç korkmadan bu gazete “Benim” desin.

İşin rengini değiştirmeye,

Yarın için bugünü kırmaya niyetliyiz.

Yarınlar iyi olsun adına çıktığımız bu yolda, bugünden kötü olmaya talibiz.

‘KENDİ’ için değil, ‘KENTİ’ için yolda yürüyenin yanında olmaya yeminliyiz…

 

 

‘Biraz işin rengi değişsin’, sektöre renk gelsin düşüncesiyle, renkli gazeteniz sizlerle buluşmaya gün sayıyor…

 

‘Okumak herkesin hakkı’ dedik ve merkez başta olmak üzere, bütün ilçelerimize, İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerde yaşayan hemşerilerimize ulaşmaktır hedefimiz.

Memleket için çalışanı da, çalışmayanı da okuyacak bu millet…

 

 

Son olarak;

·          ‘’Ne kadar güçlü o kadar sesli’’düşüncesiyle, sesiniz olmak adına yola çıkan gazetenize abonelikle sahip çıkmanız.

·         Eğer bir gün, bu gazeteyi içinizden gelerek okumaz iseniz iade etmeniz.

 

Bu iki ricayla yazımı bitiriyor ve iade garantili rengârenk gazeteniz hayırlara vesile olsun dileklerimi sizlerle paylaşıyorum.

Bu kentin geleceğini hep birlikte yazacağız.

Biz yazmaya geldik, okuyan buyursun.

Kalın sağlıcakla…

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu haber 3713 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

<