Demedik mi?

Aday adayları hakkında yazdığı yazıları ve tahminlerinde yanılmayan Deniz Özen yine ses getirecek analizlerde bulundu. Özen yazdığı nyazıda şunları yazdı; 

Dananın kuyruğu en nihayetinde koptu, Perşembenin geleceği Çarşambadan belliydi. Nasıl ki, CHP’ nin aday sıralamasında yanılmadıysam, AK Parti’nin sıralamasında da yanılmadım. Çünkü; ben öyle kişisel habercilik yada kişisel paylaşımcı olmadım. Bu zamana kadar toplumun sesi olmaya çalıştım. CHP aday tanıtım toplantısındaki heyecanı gördüm ve Barış Karadeniz dedim. Nitekim ertesi gün dediğim çıktı, ön seçimden Barış Karadeniz ve Mustafa Acun çıktı. AK Parti için de yazdım, genel merkezin hangi kriterlere bakacağını yazdım. Aklın yolu bir oldu, dedikoducular, yalan yanlış haberleri yayanlar, diğer adayı desteklediği için aracını ve kendisini görmek istemeyecek kadar küçülenler, diğer aday adayları için olmadık iftiraları ortaya atanlar, ticaret için siyaseti, siyaset için ticareti kullananlar, partinin kapısını bir kez olsun çalmamış ancak particilik hususunda ahkâm kesenler aday olamadı. Zaten olacaklarına kendileri dahi inanmıyordu ama reklam reklamdır işte… Bu arada aday adaylarının içerisinde gerçekten partici ruhu taşıyanlar var onları da tebrik ediyorum. Onlarında kimler olduğu adayların açıklanmasından hemen sonra sosyal paylaşım hesaplarından yazdığı mesajlardan belli oldu.

1. Sıra aday Cengiz Tokmak; başarılı bir İl Başkanlığı, otoriter bir siyasi kimlik, tam bir teşkilat adamı, genel merkezin aylar öncesinde tamam dediği bir siyasetçi.

2. Sıra Nazım Maviş, kendisini çok tanımıyorum ama özellikle Boyabat ilçesinde adeta dağdan geldi bağdakini kovdu diyebilirim. Mevcut vekil Mehmet Ersoy’un kale olarak gördüğü Boyabat, Durağan ilçelerinde açık ara farkla ismini yazdırdı skalalara. Demek ki; vekil olmak yeterli değil, danışmanların aslı astarı olmayan paylaşımlarına onay vermek, son ana kadar 1. Sıranın kendisi olduğu intibayı yaratmak, AK parti yatırımlarını kendisine adeta reklam malzemesi yapmak, İlçe Belediye Başkanları ile bir olup İl başkanını yok saymaya çalışmak, teşkilatta korku salarak demokratik oluşumu yıkmak yeterli olmuyormuş. Haydi hep birlikte  oluşacak voltrana birlikte bakalım, özellikle sosyal paylaşım sitelerinde Mehmetçikler olacak birer Cengiz’ci.. Bunlar siyasette  olağan hadiseler, yani alışıla gelmiş siyasi kareler…

Gelelim seçimlere ;

Bu yazıyı okuyanlar mutlaka bir tarafa yazsın, ya da kaydettirsin, sonuçta kopyala yapıştır moda bu sıralar. Kürsüde  konuşan birinin fotoğrafını çeken Gazetecilerin arkasından fotoğraf çekip bunu haber yapacak kadar alçalan insanlar bunları bir tarafa yazsın. Yazsınlar ki öğrensinler saçları değirmende ağartmakla sahada ağartmanın arasındaki farkı. Genel seçimlerde Sinop 1-1 berabere kalacak, uzatmalar olmayacak, penaltılara da kalmayacak bu iş. Ama bir ilk olacak Sinop’ta İlçenin belirlediği değil, merkezin belirlediği bir vekil olacak, tanıtımlarda İlçelilerin doldurduğu değil, teşkilatın ve çoğunlukta merkez halkının desteklediği bir vekil olacak.  Bu gelişen hadiseler ilimize hayırlı Uğurlu olsun…