İnsanı Mutlu, Kendisi Mutsuz Kenttir Sinop

Ben Sinop ve Sinop'a yapılan hizmeti konuşurken, konu nedense hep siyasete çıkıyor. Bakın beyler bayanlar, haketmediğiniz bir yönetimi eleştirmek, daha iyisini istemek insani bir görevdir. 

Ben ne istiyorum?

- Ben kentimin parkında otoban direği istemiyorum.

- Kentimin parkında tahta direklere telle bağlanmış çöp kutuları istemiyorum.

- Sahilleri, sokak araları, bir çok caddesi çöplerle bürünmüş bir kent istemiyorum.

- Kentimin caddeleri, sokakları, mahalleleri kötü yollara, kaldırımlara sahip olsun istemiyorum.

- Kentimde sosyal belediyecilikten uzak anlayış istemiyorum.

- Halktan uzak, Belediye Başkanı'nın lafını dinlemeyen, kafasına göre takılan bir  Belediye Halkla İlişkiler'i istemiyorum.

- Çöp saatlerine uymayanlara göz yumulmasını istemiyorum.

- Bostancılı, Aslan Mahallesi başta olmak üzere, kentime inşaat artıkları dökenlere göz yumulsun istemiyorum.

- Kentimin kaldırımlarının insanların kullanabileceği şekilde olmamasını istemiyorum.

- Yaklaşık on yıldır Belediye personelinin maaşını ödeyebildiğini söyleyen; kentin geneline baktığımızda, yapması gerekenleri yapmayan bir belediye istemiyorum.

- Yönetim, denetim ve uygulama anlamında birbirinden kopuk bir belediye istemiyorum.

NE İSTİYORUM?
Yukarıda yazdıklarım ve unuttuğum bir çok hizmet olsun istiyorum. İstemediklerim olsun istemiyorum. Saydığım bir çok şeyin maddi güçle alakası yok. Sadece uygulama, isteme ve kararlılıkla alakası var. 

Para konusuna gelince!

Buradan Sinop Belediyesine soruyorum;
Son beş yıl içerisinde, çöp saatlerine uymayan, inşaat atıklarını uygunsuz döken, çevreyi kirleten, kısacası Belediye kurallarına uymayan kaç kişiye ceza kestiniz? (Özellikle pazaryerinin arkası, Bostancılı sahiline çöp, inşaat artıkları dökenlere.)

Ceza demişken, 

Son günlerde gündeme gelen 'Çevre Katliamı' ile ilgili olarak, kurtkuyusunda yapılması gereken ayırma işlemini ' Eski piknik alanında' yapan katı atık firmasına cezai müeyyide uyguladınız mı?

Belediyenizin ihbar hattına en çok hangi şikayetler yapılıyor?

İktidardan bu zamana kadar isteyip de alamadığınız bir şey var mı?

Ne istediniz de vermedi AK Parti ?

Başbakan Binali Yıldırım, Belediye Başkanı Baki Ergül'ü makamında ziyaret etti. Aralarının iyi olduğunu da biliyorum. Başbakan'dan Sinop adına bir şey istendi mi? Ya da istediniz de vermedi mi?

SİYASİ BAKANIN GÖZÜ ÇIKSIN!
Çok ciddi söylüyorum, bu hususa siyasi bakanın gözü çıksın!

Zaten buna da ayar oluyorum, ben ne zaman Sinop için bir şey konuşsam, hemen siyasi savunma mekanizmasını devreye sokuyorlar.
Banane sizin partinizden,
Partiniz sizin olsun bana Sinop'u verin!

Benim için; bana hakkımı yani, hakettiğim hizmeti verin. Açık açık söylüyorum; istediğim hizmetleri bana taahhüt eden ve yapamadığında istifa etme sözü veren kim olursa olsun, hangi partiden ( bazıları hariç) olursa olsun, oyum onundur.

BIKTIM ARTIK!
Sinop'u tanıtmanızdan da bıktım,
Çünkü; o tanıtım kataloglarında olduğu gibi değil bu memleket. 
Sahillerini gıcır gıcır tanıttığınız kentimin sahilleri içler acısı durumda.
Tanıtım metaryallerinde photoshop ile çıtır çıtır gösterdiğiniz ama; gerçekte öyle olmayan kentimi tanıtmanızdan bıktım.

SİYASET DÜŞ ARTIK KENTİMİN YAKASINDAN!
Hakettiği hizmeti alamayıp, partisini savunma adına bunu görmezden gelenlerden de bıktım. Hiçbiriniz samimi değilsiniz! 
Kentinize, çocuklarınıza ihanet ediyorsunuz. 
Yıllardır kendinizi kandırdığınız gibi, kentinizi de kandırıyorsunuz! 
Siyasi düşüncelerinizi çekin kentimin yakasından.
Yerin dibine girsin siyasi savaşınız, ne haliniz varsa görün. Görün ama, aşıklar parkında ki sopaya telle bağlanmış çöp kutularını da görün!

SÖZDE ÇEVRECİLER SİZİ DE GÖRDÜK!
Hele o çevreciler yok mu?
Deli oluyorum sizlere...
Memleket 'Çevre Katliamı' ile gündem oluyor, 
Biriniz çıkıp da  ne oluyor? 
Kim yaptı? diye sormadınız. Biriniz çıkıp da bu pisliği temizlemek için kolları sıvamadınız!
Çernobil için Uğur Mumcu'da halay var desem, dev ekranda kucağında ölmüş bebeği için ağlayan anne izlenirken halay çekiyorsunuz ama!
Sizin de niyetinizi gördük!
Sizin derdinizin çevre falan olmadığını suskunluğunuzla gösterdiniz. 

ALLAH AŞKINA YETER ARTIK!
Kentimin üstünde mühim olan hiçbirşey yok,
Ne partisi, 
Ne Sivil toplum kuruluşu,
Ne Dernek, Kulüp vs.
Hiçbiriniz umurum da bile değilsiniz.
Benim derdim kentim...
Derdim, bir annenin bebek arabasıyla kaldırımlarda rahatça yürüyebilmesi,
Çağdaşlıktan gem vurduğu kadar, dokusununda da çağdaşlık kokan bir kent benim derdim.
Kendisi mutlu olduğu kadar, caddeleri, sokakları, sahilleri, meydanları da mutlu olan bir Sinop benim derdim...
Yaşayanı kadar, kendisi de mutlu olan bir kent benim derdim...

Ne demişti Gazi Mustafa Kemal;
'' Ne olurdu Sinop'un yarı güzelliği Ankara'da olsaydı ''...