TOSUN; "ÇEVRE YOLU PROJESİ SİNOP'A İHANETTİR!"

TOSUN; "ÇEVRE YOLU PROJESİ SİNOP'A İHANETTİR!"
20 Mart 2021 - 11:54












Sinop’ta yaklaşık 16 sene görev yapan İl Kültür ve Turizm Müdürü Hikmet Tosun, son zamanlarda gündemde olan çevre yolu projesi, imar planı ve birçok konu hakkında Ajans Sinop Gazetesine önemli açıklamalarda bulundu.

Çevre yolu projesinin Sinop’a ihanet olduğunu vurgulayan Tosun, Ajans Sinop Gazetesine yaptığı açıklamada; “Bu planda kentsel dönüşümde Aslan mahallesinde yaşayan insanların tapularına bakılmaksızın herkese birer daire vermek suretiyle Sinop’un kuzey kısmının kale ve koruma alanlarının temizlenmesi, kale diplerinin dekorasyon alanına dönüştürülmesi, Sinop’un çevre yolunun bu bölgeden geçirilmesi, orada yapılacak binaların altında oluşturulan mağazaların ekonomiye katkı yapacağı. Aklın yolu birdir. Denizden 6 metre yüksekliğinde 36 metre genişliğinde devasa bir taş duvarla ucube bir yol yapacaksınız. Sinop’un kültür mirasının bozacaksınız. Sinop’un kuzey kısmını kalenin arkasını deniz kıyısıyla nasıl buluşturabiliyorsun? Sayın vali kentsel dönüşümün bir kısmını yapacağını söylüyor. Biz kentsel dönüşümü gerçekleştirsek, kale koruma alanını rekreasyon bölgesi yapsak, yolu oradan geçirsek ve orada yapacağımız binaların altlarını dükkanlara dönüştürsek güzel bir cadde olsa oranın değeri ne olur? Kumkapı da bulunan kalenin oradaki duvarı biz yapmadık mı? O virajda ki duvarı biz Zeki Yılmazer yaptırdı. O duvar 2-3 metre daha yukarıya alınamaz mı? O duvarın tarihi eser özelliği yok. Zamanında 200 bin lira para geldi o duvar için. Orası zaten çok dardı sonradan 3 metre genişletildi. Ayrıca Kumkapı’nın diğer tarafındaki yer doldurularak düzeltilemez mi? Devletin büyük yatırım projelerinde buna engel olacak bir durum olamaz. Adamlar yolun üstünde ev yapıyor da, yolun altında duvar olmaz mı? Niye engel olsun? Yol tarafı doldurulmak suretiyle kaleye de biraz daha sokulmak suretiyle oradan gayet güzel bir yol olur. Ben çevre yolu projesinde ne viyadük ne de dolgu diyorum.  Çevre yolu projesi Sinop’a en büyük ihanettir. Çevre yolu şehirleri birbirine bağlayan karayollarında şehre zarar vermeden şehir dışından geçişlerdir çevre yolu. Hangi şehri hangi şehre bağlıyorsun da adına çevre yolu koyuyorsun? Bunun adı çevre yolu değil. Sinop’un yol sorunudur. Sakarya caddesinin eski konuma getireceksin. Gelen insanları şehre sokacaksınız. Mezarlığa değil.”

“KUMKAPI MEVKİİNE YAPILAN MENDİREK ORAYA UYGUN ŞEKİLDE YAPILMADI

Çevre yolunun olduğu bölümde biz kale koruma mendireği yaptık. Bizim yazılarımızda bu mendireğin 100 metre açıkta yapılmasını istedik. Yani kaleden 100 metre açıkta olsun dedik. Bu yapılan mendireğin içerisi de balıkçı barınağı olarak kullanılsın dedik.  Ayrıca orada SAY’lar var. SAY’lar antik dönemde gelen gemiler şehri yağmalamasınlar diye o dönemde insanlar denizin altında taş, duvar, beton dökmek suretiyle engel oluşturmuşlar.  Kumkapı mevkiine yapılan mendirek oraya uygun şekilde yapılmadı. Bu mendireğin 100 metre açıktan yapılması lazımdı. Sinop’un antik dönemden beri tanımı var. Sinop yarım ada şehridir, Sinop kalebet şehirdir, Sinop denizin surlara vurduğu bir şehirdir, Sinop yüzen şehirdir. Bunlar antik dönemden beri Sinop’un tarihini ve kültürünü tanımlayan değerlerdir.

“PROJELERİ VALİ BEYE GELDİĞİ SIRADA TAKDİM ETTİM”

Sinop’un tarihi dokusu ile ilgili karar verilirken bunu şahıs olarak veremezsin. Bu şehrin insanları ne diyor? Bu şehrin kültürü ne diyor? Bu şehir ne düşünüyor? Bu şehre sormadan karar veremezsin. Ortak akıl ile karar vereceksin. Sen benim geleceğimi belirleyemezsin. Ortak akıl ile karar verilir. Sayın vali sevdiğim bir dostum, hemşerim ve kardeşim. Bu şehrin tarihini, kültürünü, burada arz ettiğim alan yönetimi planının altlıklarını marina projesine kadar hazırladım sayın valiye geldiği sırada takdim ettim. O da bana teşekkür etti. Valimize “Bu şehirde yapacağımız her iş ve işlem ilelebet konuşulacak. Yanlış atacağımız adım ilelebet konuşulacaktır.” Dedim.  Onun için bu çalışmalar UNESCO kriterleri, Avrupa Birliği kriterleri hem bu konular hakkında söz söyleyecek yetkili bütün insanların fikirleri alınarak yapılmıştır. UNESCO kriterli Vehton planında yüzlerce toplantı yapıldı.”

“YENİ İMAR PLANINI İHALEYE ÇIKMALI!”

“İmar planının değişmesi ile ilgili engel hala engel yapı stokunun ana kara tarafına yani kent merkezi dışına, yüksek imar planı verilmemesi. Dışarı imara açılmaması. 4 köyü imara açacaksın. Artık biz kabuğumuza sığmıyoruz. Dışarıdan göç alıyoruz. Koruma amaçlı planı önce yapacaksın. Vehton planını koruma amaçlı altlık alarak yeni imar planını ihaleye çıkacaksın. Bakın o zaman mahkeme iptal ediyor mu? Etmiyor mu? Biz UNESCO kenti olmaya çalışıyoruz. Bu kentin merkezini pervane mevkiinden içeri koruma altına al. Dışarıyı da imara aç. Çok büyük otel sahipleri Sinop’a kadar geldi. Buraya otel dikmek için yer aradılar. Ama yok. İmar yok. Kumu, denizi, koyu Sinop tam bir Akdeniz. Başka yerde bulamazsınız. Bizim iki tane denizimiz var. Birisi kuzey birisi de güney denizi. Neden değerlendirmiyoruz bunu? Bir şehrin geleceğini belirliyorsun. Bu şehir Sinopluların şehridir. Burada 2-3 sene memur olarak görev yapan insanın şehri değil. Buna Sinoplular karar verecek. Muhtarlarımız, derneklerimiz hepimiz bir araya gelerek ikna olmayanı da ikna edeceğiz.  İşimizi Sinop’un geleceğini biriktirme adına doğru ve ortak akılla yapacağız.” Dedi.

“SİNOP KALEBET BİR ŞEHİRDİR”

“Sinop’un SİT haritasına baktığınız zaman, Sinop’un Karadeniz’in en zengin kültür mirasına sahip olan bir şehir olduğunu görürsünüz. Şehir kalebet şehir. Yani kale ile çevrili denizin içinde bir kale var. Bu kalenin içerisinde de bir şehir var. Bunun emsali dünyada yoktur. Bize kadar ulaşmış olan bu kültür miras değerlerini daha ileri kuşaklara ulaştırabilelim diye 2008 yılında biz dünyaya çağrı yaptık. UNESCO’ya çağrı yaptık. AB’ye çağrı yaptık. Dedik ki; “Ey dünya, Sinop’ta ki bu kültürü, 5 kat medeniyetin üst üste olduğu bir kent yok edilmek isteniyor. Biz bu şehri kendi imkânlarımızla kurtaramıyoruz. Ey dünya bize yardım edin.” Dedik. Daha sonra 9.2 milyon avroluk bir AB projesi geliştirdik. Bize “Alın bu parayı bu kenti kurtarın” dediler. Daha sonra bu projeye muhalefet olanlar oldu. Hal öyle olunca da yerel idareden bu proje tepki almaya başladı. Yüzlerce toplantılar ve çalıştaylar oldu ama hepsi orada konuştuklarımızla kaldı. Biz yolumuza devam ettik.”













 
Bu haber 2576 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

<