Emperyalizme diz çöktürerek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün eşsiz önderliğinde kurduğumuz Cumhuriyetimizin 101. Yıl dönümü kutlu olsun… 101. yıla ne yazık ki buruk ve sıkıntılı giriyoruz…
Dönüştürülen, başkalaştırılan milli iradeden ve anlayıştan koparılan “Şahsım Yönetimine” evrilen, saray iradesine demirlenen Cumhuriyet’i; Atatürk devrimini esaslarıyla yeniden inşa etmek temel görevimiz ve önceliğimiz olmalıdır. Ancak bu şekilde Cumhuriyet iradesi gerçek kimliğine kavuşmuş olacaktır. Bu hasret, milletimizin ortak talibidir. Atatürk’le cumhuriyet ve Cumhuriyet’in kazanımıyla hesaplaşma niyetinde olan siyasi iktidarın bu güne kadar Cumhuriyet Bayramını kutlamalarını yasaklama girişimlerini şiddetle reddediyoruz.
Türk milleti, Cumhuriyet Bayramını, neşeyle, gururla, el ele, engelsiz baskısız, yasaksız ve şahıs yönetiminden uzak kutlamayı istemektedir.
Çocuklarımıza, Cumhuriyet kazanımlarının yeniden hayata geçirildiği demokratik, laik, sosyal hukukun üstünlüğüne ve yargı bağımsızlığına dayanan tam bağımsız bir Türkiye bırakmak zorundayız…
Gençliğimizin; dünüyle bugünüyle gurur duyacakları, geleceğe umutla bakacakları, yurttaşı olmaktan onur duyacakları yeniden, “Hangi Çılgın Bana Zincir Vuracakmış Şaşarım” diye özgüvenle haykıracakları bir Türkiye’yi hep birlikte yaratmalıyız…
Atatürk ve arkadaşları, Cumhuriyet’i kurarken Bilim ve Fen düsdurumda hareket ettiler. Devleti de namus ve ahlak temelinde örgütlediler. O namus ve ahlak anlayışı 3 yıl içinde uçak üreten güç yarattı. Dışarıdan tek bir kör kuruş almadan 49 sanayi tesisini milli kaynaklarla, milletin gücüyle yaptı. Şekerden çimentoya, camdan tekstile, uçaktan silaha gerçek bir devrim yarattı. 1923 ten – 1938 e kadar hem dış borçları ödedi hem bir dolar 90 kr. palitesini tutturdu, hem de 15 yılda %115 büyüdü.
Cumhuriyetin ilk yıllarında okur-yazar oranı %3 tü. Genç cumhuriyet 20 yılda bu orası %20 lere ulaştırdı. Bu başarının başka bir örneği yok. 57 İslam ülkesi içinde cumhuriyetin 98 ci girerken doktoru, eczacısı, öğretmeni, mühendisi her meslekten iş insanı yarıya yakın kadın olan ender ülkeden biriyiz. Çünkü Atatürk’ün laik Cumhuriyeti, aynı zamanda bir kadın devrimidir.
Cumhuriyetimizin ilk yüz yılını dolduran ve ikinci yüz yılını başladık. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Efendiler yarın Cumhuriyeti ilan ediyoruz” demesinin üzerinden 101 yılına geçti.
O gün yaşanan Cumhuriyet heyecanını, geçen yıllarda içlerinde büyüten ve bizlere emanet eden büyüklerimizi de anarak çocuklarımıza emanet ediyoruz. Kuşaktan kuşağa aktarılan aynı inanmışlıkla Cumhuriyet’imize sıkı sıkıya sarılmalıyız.
Bizlere Cumhuriyet denildiğinde aklımıza, her yaştan Cumhuriyet aşığının içini titreten “Gençliğe hitabe” gelir; Bugün de geçerliliğini koruyan ileri görüşlülüğe hayran kalırız.
Bizlere Cumhuriyet dendiğinde aklımıza, Lozan'da bir karış vatan toprağı için savaş sahasından sonra masada verilen mücadele gelir; Minnetimizi sunarız.
Bizce Cumhuriyet henüz 101’ci yılı kutlanan genç bir çınar ve gençliğe hitabede yer verildiği gibi, “İç ve dış bethahlara” rağmen bu çınarın gölgesinden nesiller geçecektir. Yeter ki gösterilen yolda ilerleyelim!
Her zaman minnetle andığımız bu ülkenin kurucu iradesine dün olduğu gibi bugünde, yarında minnettar olacağız. Kurucu iradenin gösterdiği yol çok nettir: Muasır medeniyetler seviyesine çıkmak… Demokrasiye sahip çıkmak… Her yaştan gencimize gösterilen yoldan sapmamak… Bilimi referans almak…
Bu hedefler doğrultusunda demokrasi inancımızdan hiçbir şey kaybetmeden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve silah arkadaşlarının peşinden, bize gösterilen hedeflere yürüyeceğiz. Şehitlerimize ve gazilerimize minnetimizi ancak böyle gösterebiliriz.
Cumhuriyet Bayramınız Kutlu Olsun.
Cumhuriyet; Yok edilmek istenen bir ulusun, varoluş destanıdır.
Cumhuriyet sarayın, saraylının değil ulusal egemenliğin adıdır.
Cumhuriyet; Şahsın değil demokrasinin kazancıdır.
Cumhuriyet; kurtarıcımız ve kurucumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e borçlu olmaktır.
Cumhuriyet; sürekli devrimdir, atılımdır, ilerlemektir.
Yaşasın Cumhuriyet, sonsuza kadar Cumhuriyet…
Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.
Erdoğan ERKAYMAZ
ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ
AYANCIK ŞUBESİ BAŞKANI