Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde 9 Eylül 1923’te siyasi faaliyetlerine başlayan “Cumhuriyet Halk Partisi” CHP, 100 yıldır Türk siyasetindeki varlığını sürdürüyor. Cumhuriyetimizin ilk yıllarında; “Cumhuriyetçilik-Halkçılık-Milliyetçilik ve Laikliği dört temel ilke olarak benimseyen CHP, 1935’te buna Devletçilik ve Devrimcilik ilkelerini de ekledi. Bu ilkeler, partinin amblemine de yansıtılarak “altı ok” simgesi benimsendi.
11 Mayıs 1931’de Atatürk kurultayın açılış konuşmasında CHP’nin ilk kongresinin Sivas Kongresi olduğunu ve kuruluşun esasında “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Derneği”ni işaret etmiştir. Yine Atamız “Bizim kongreniz bundan 12 yıl önce Sivas’ta bir mektep dershanesinde yapılmıştır söylemiyle.” açıkça “CHP’nin kuruluş tarihi 4 Eylül 1919” söylemi gösteriyor ki Atatürk’ün iradesinin dikkate alınması gerekir. Son dönem parti yöneticileri kuruluş dilekçesini resmen “9 Eylül 1923” İç İşleri Bakanlığına verilmiş olduğu tarihi resmi kayıt olarak kabul etmişlerdir.
Bugün 100. Yaşını kutlayan “Cumhuriyet Halk Partisi” 9 Eylül 1923 de Atatürk tarafından kurulmuştur. Partinin başlangıçta “Halk Fırkası” olan adı, 1924 yılında “Cumhuriyet Halk Fırkası”, 1935 yılında yapılan 4. Kurultayda da “Cumhuriyet Halk Partisi” oldu. Bu yük kurtarıcı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 10 Kasım 1938’de ölümünden sonra, 26 Aralık 1938’de yapılan 1. Olağan üstü Kurultay’da Cumhurbaşkanı İsmet İnönü CHP genel başkanı seçildi. CHP, 1923 den 1946 yılına kadar tek parti olarak iktidarda kaldı. Çok partili yaşama geçtikten sonra 1946’da yapılan ilk genel seçimlerde de iktidarını sürdürdü. CHP, 1950-1960 yılları arasında Demokrat Parti’nin (DP) seçimleri kazanması nedeniyle muhalefete düşmüştür.
Ulusal, Kurtuluş Savaşımız sonrasında ulusal egemenliğe dayalı, tam bağımsız yeni bir Türk Devleti kurmak isteyen Atamız ülkemizi hem bir yönetim şekli hem de siyasi partilerle tanıştırdı… Bu kapsamda kurulan CHP dünyanın en uzun soluklu birkaç partiden biridir. 1950’li yıllarda üstlendiği muhalefet göreviyle muhalefetin kurumsallaşmasında önemli rol oynamıştır. Bülent Ecevit’in genel başkanlığı dönemimde, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından Cumhuriyet Halk Partisi de diğer siyasi partilerle birlikte kapatıldı. Parti daha sonra 3821 sayılı yasaya dayanarak kuruluşunun 69’uncu yıl dönümü olan 9 Eylül 1992’de tekrar açıldı.
Cumhuriyetimizin teminatı olan CHP; saltanatı kaldıran, hilafete son veren, laiklik ilkesiyle din ve devlet işlerini birbirinden ayıran, kurtuluş mücadelesinin ardından yokluk ve yoksulluk içindeki ülkemizde tarımı ve sanayiyi ayağa kaldıran, kadınlarımıza toplumumuzun asli unsuru haline getiren, ülke ekonomisine can veren iktisadi işletmeleri kuran, Osmanlı’dan kalan borçları ödeyen, köy enstitüleri ve toprak reformuyla Anadolu aydınlanmasını başlatan, insanları etnik köken, din, dil, ırk gibi farklılıkları nedeniyle ayrıştırmayıp, herkesi bir toplumsal alanlarda gerçekleştirdiği reformlarla çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ni biçimlendiren, çok partili geçişi sağlayarak ülkemize demokrasiyi getiren partidir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti ile eş değer tuttuğu be “Benim iki büyük eserim var; biri Türkiye Cumhuriyeti, diğeri Cumhuriyet Halk Partisi” diye tanımladığı partidir. CHP yöneticileri Atamızın en büyük eserinden birinin CHP olduğu bilincinde olup, hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin hem de CHP’nin kuruluş ilkelerine sahip çıkmalı ve bu bilinçle hareket etmelidir. Cumhuriyet halk Partisi, Cumhuriyetimizin mirasını yiyenlerin değil, bu mirası yaratanların, bu mirasa sahip çıkıp, yarına taşıyanların partisidir.
Cumhuriyet Halk Partisi; umudun ve bağımsızlığın adıdır. 100 yıldır Hak, hukuk ve adaletten vazgeçemeyenlerin, ranta, talana boyun eğmeyenlerin Atamızın temel ilkesi olan “Yurtta barış Cihanda barış” , şair edinmiş huzur ve barış istemeyenlerin partisidir. Kurtuluşun ve kuruluşun partisi olan Cumhuriyet Halk Partisinin 100. Yılı kutlu olsun.
Sevgi ile kalın.
FACEBOOK YORUMLAR