Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, okullaşma alanlarını arttırmak istediğini bu çerçevede de çocuklarını “Erkek öğrenciler var.” diye okula göndermeyen ailelerin ikna edilebilmesi için, kız okullarının açılabileceğini söylemişti. Ancak bu sözlere eğitim sendikaları ve siyasilere, yirmi altı yılını eğitime vermiş on beş yıldır da eğitim üzerine gazetelerde köşe yazan benim de itirazım var.
Kendisi dâhil bilmektedir ki; bu söylemi siyasi görüşünü kamuoyuna kabul ettirmek için meşruiyet kaynağı bulması gerekiyor. Bu nedenle de “erkek çocuklar” gerekçesini sunuyor. Bu görüşler fanatik dinci tarikat kontrolündeki kesimde de olduğu aşikârdır. Oysa bakanlığın görevi çocuklarımızı tek tek takip ederek okullara yönlendirmektir.
Yeniden Refah Partisi genel başkanı Fatih Erbakan “Eğitim sistemi, ahiret öncelikli nesiller yetiştirecek, nefsi esaret yerine, nefis terbiyesini esas alan materyalist değil, maneviyatçı nesiller yetiştirmelidir.” söylemiyle, bu gericilik yarışına katılmıştır… Yine basından takip ettiğimiz kadarıyla bakanlık yaz aylarında tarikat kökenli dernek ve vakıflara protokoller de imzalattığını okumuştuk. Özetle; kendi dünya görüşlerine göre toplumu dönüştürmek isteyenler amaçlarına eğitim sistemini değiştirerek ulaşabileceklerini çok iyi bilmekteler. Sonuç olarak sayın bakan HAREMLİK SELAMLIK bir eğitim sistemini topluma dayatarak “TEK TİP TOPLUM” yaratma arzusundadır.
Oysa Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 15. Maddesinde “Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır. Ancak eğitimin türüne, imkân ve zorluklarına göre bazı okullar yalnızca kız ve ya yalnızca erkek öğrencilerine ayrılabilir.” düzlemi vardır. Hali hazırda Kız İmam-Hatip Okulu ile Kız Meslek Liseleri varken sayın bakanım asıl niyetinin ilkokuldan itibaren kız okulları açmaktır. Bu şekilde karma eğitimi delmektir.
Çocuklarımızı gönderebileceğimiz ana okullar yokken, ilçe genelindeki okul derslikler yetmezken, tüm okullarda tam gün eğitimine geçilmemişken, yıkılan okulların yerine yenileri yapılmamışken, çocuklar okullarda aç olup en az bir öğün yemek verilmezken, öğretmenler en düşük ücret ile çalıştırılıp yüz binlercesi ihtiyaç olmasına rağmen dışarıda bırakılmışken özetle yığınca eğitim sorunlarımız varken karma eğitimi tartışmak ve tercih göstermek acaba hedef saptırma çalışması mıdır?
Cumhurbaşkanı 2012 yılında “dindar nesil yetiştireceğiz.” Açıklaması sonrası laik eğitim sistemimiz her geçen gün yara almıştır. Bu projede dindar neslin son halkası mı? Bu proje anayasamızın “laiklik” ilkesine aykırıdır. Cumhuriyetin hedefi asla dindar nesil olmamalıdır. Oysa Cumhuriyetimizin2.yüzyılında hedefimizin Atamızın işaret ettiği özgür, çağdaş, laik, bilimsel akılcı nesiller olmalıdır.
Yazımı sonlarken yazmasam olmazdı: “FİLENİN SULTANLARI” sadece Çin kadın milli voleybol takımını yenip dünya şampiyonu olmadı. Konserleri iptal eden, karma eğitime karşı olan, “Kadının Yeri Evidir” diyen gerici zihniyeti de yendiler… Teşekkürler Filenin Sultanları, Teşekkürler Atatürk’ün ve Cumhuriyet’in kızları…
Sevgiyle kalın.
Erdoğan Erkaymaz
FACEBOOK YORUMLAR