Çubuk'ta Ne Oldu?

Gazeteci Deniz Özen, Ankara'nın Çubuk İlçesinde yaşanan olayları kendi yorumu ile değerlendirdi. Bu yazının sağı solu yok...

Çubuk'ta Ne Oldu?
21 Nisan 2019 - 22:51 - Güncelleme: 21 Nisan 2019 - 23:36

Herkese 'iyi pazarlar' diyeceğim ama değil !
Hiç iyi bir pazar değil.
Tarihimize kara bir leke olarak yazılan bir gün sadece...
Neden mi?
Demokrasinin içerisine sızan tek bir yumruk kara bir lekedir.

 

Sağı solu yok bu işin...!

 

Çok tuttum kendimi şu yazıyı yazmamak için ama nafile.

Birinin satırı ortaya vurması şart !

Bugün tarihi bir ders günüdür.
Bir musibetin, bin nasihata bedel olduğunu kanıtlayan bir Pazar günü.

Aslında bugün Çubuk'tan çok ciddi bir mesaj çıktı...!

Çubuklar ne kadar eksilirse, o kadar kolay kırılıyordu değil mi?

İşte bugün tam da bu olacaktı !

Çubuklar birbirinden ayrıldı ve kırılmaya hazır hale getirildi. Ancak, çok şükür bu millet o kadar aptal değil artık.

Kim ayırmaya çalıştı  bu çubukları?

Bu soruyu, seçim sürecinde ağzına geleni düşünmeden söyleyenlere sormak lazım.

Sandıktan çıkma telaşına düşenler, kahraman olmak için işin sonunu düşünmediler.

 

Sağı solu yok bu işin...!

 

Uzun yıllar sonra kırılamaz bir çubuk halkası olduğumuzu göstermiştik 15 Temmuz'da.

Belli ki; birilerinin işine gelmemiş ve başka başka işlere kalkışmış !

Vandallıkta sınır tanımayan utanmaz arlanmaz zihniyet, Peygamber komşularının yolculuğunu bile kullandı.

Ankara Çubuk'ta Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırı görüntülerini sizinle birlikte izledim. Birşey çok dikkatimi çekti !

Ben kendi milletimi tanırım, birşeye sinirlendiğinde tez canlı olur ve tepkisini hemen gösterir. Çubuk'ta böyle olmadı. Kılıçdaroğlu, camiye giderken sözlü saldırıya uğruyor, daha sonra cenaze namazı sonrası fiziki saldırıya uğruyor. Yani önce haber vermişler, sonra saldırmışlar. Bu iş tez canlılığı ile bilinen bizim milletimizin işi değil gibi. 

Saygılı ve mütevaziliği ile bilinen Milletin efendisi olan Köylü'nün ise hiç değil...

Yakında çıkar işin aslı astarı ama benim vurgulamak istediğim hadise başka !

 

Bu sıralar, tuttuğum kalemimden utanacağım olaylarla karşılaşıyorum.
Kalemine güneş vurmamış birisi,  Şehit haberini " Mutlu musun Ekrem? " diyerek manşetliyor.

Bundan öncesi yani seçim sürecinde toplumun huzur ve refahını hiçe sayan, bir milletin değerlerini, hassasiyetini görmezden gelip, yandaşlıkta sınır tanımıyor. 

Toplumun sesi olmayı unutup, sandıktan çıkma endişesi yaşayanlara askerlik yaptılar.
Demokrasiden bir haber olan sözde medya, milletin bir kısmını terörizm ile aynı kefeye koydu.

 

Bir görüşü benimsemek başka, o görüş için kalemini aklını satmak başka !

 

 Yalakalık sarhoşluğuna kapılarak aklını yitiren bir ulusal haber müdürü;  Kılıçdaroğlu'nun şehit cenazesine gitmesini şöyle yorumluyor; " Atalarımız ne demiş; çağırılmadığın yerde görünme" .

Hangi şehidin cenazesine insanlar çağırılarak gidiyor? 

Eyyy fütursuz...!

Aklın başından gitmiş ve unutmuşsun; " Peygamber komşusunu uğurlamak davete icabet değil, gönüle icabettir"

 

Nasıl çıkacaksınız bu milletin karşısına?
Aldığınız milyonlar, kaybettiğiniz onurunuzu kazanmanıza yetecek mi?

 

Günümüz Türkiye'sinde bir parti ya da kuruluşa en büyük zararı ona yanaşan ve yandaşlık yapan medya veriyor. Askeri olduğu zihniyeti savunduğunu veya yücelttiğini sanıyor ancak, antipati toplayarak kaybetmesine neden oluyor. Cep dolu, kafa boş olunca bunu anlamak mümkün değil tabi.

Bir an önce kendinize gelin ve toplumun sesi olmaya çalışın. Unutmayın; herkesin sesi birgün kısılır ancak, toplumun sesi ilelebet kısılmaz. İlelebet yaşamak ve yaşatmak istiyorsanız, günlük değil ömürlük olun.

 

Sağı solu yok bu işin...!

 

Ayrım yapmaksızın tüm siyasiler için ders vaktidir !
Çubukların seyrelmesine sebepsiniz.
Çubuk'ta olan olayın mimarları sizlersiniz !

Sandıktan çıkacaksınız diye tef gibi gerdiniz  milleti.
Biriz diyerek, ayrıştırmaya kalktınız.

Hakaret, iftira ve ayrımcılığın adına demokrasi dediniz.

Gerdiğiniz 'oku' yaydan fırlattınız, sonra da 'oku' kınadınız...
Çayda ki taş ile çayda ki kuşu vurmaya çalıştınız.

Gerçekten siz ne yaptınız? 


Buradan herkese sesleniyorum;

Sağınada, solunada,
Lütfen çubuk halkasından ayrılmayın !
Bir olalım, susalım.
Sabırlı olalım,
Suskunluğumuz, edebimiz, saygımız, hoşgörümüz bizi kırmaya çalışanlara ders olsun.
Birilerinin oyununa gelmeyelim,

Kurdun derdi; 'Kuzuyu sürüden ayırmaktır' unutmayalım !

 

Sağı solu yok bu işin...!

 

 Şehidimin hatrına sükunetimizi koruyalım.
Kazanan Türkiye varken, kaybeden ülke olmayalım.
İnsanları bu denli öfkelendirecek zemini hazırlayanlar, Peygambere komşu uğurlama gününe gölge düşürenler  bu milletten  özür borçlulardır ve bu özürü dilemedikleri sürece hakkım hepsine haram olsun.

Peygamber komşularına ise selam olsun...

Mesaj verilmiştir,
Tepkimizi gösterdik,
Şimdi dağılın...

 

 

 


Bu haber 2669 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

<