Gökay'ın Çadır Kütüphanesi

                                                   Gökay’ın Çadır Kütüphanesi
                 Ayancık ilçesi Milli Eğitim Müdürlüğü yaptığım dönemde Zaviye İlköğretim Okulu Müdürü olarak çalışan, daha sonra Ayancık ilçesi Fatih İlköğretim Okulu Müdürlüğü yapan defalarca yöneticiliği alınan ve verdiği hukuki mücadelesi sonucu tekrar göreve dönen sonunda sınıf öğretmenliği yapmaya devam eden öğretmen Mehmet Macit Yılmaz’ın sosyal medya hesabından yaptığı “Okuma sevgisi kazandırabilmek o kadar zor değil. İşte size güzel bir örnek. Öğrencim Gökay’ın değerli anne ve babasının tasarladığı “Çadır Kütüphane…” Gökay, kendi kütüphanesinde her gün en az bir saat kitap okuyor… (Gökay ilkokul 1. Sınıf öğrencisidir!) mesajı ve anne babasının yaptığı çadır kütüphane içinde kitap okuyan Gökay fotoğrafları beni çok etkiledi. Bu hafta içindeki “Dünya kitap günü ve Kütüphaneler Haftası” makalemin konusu oldu.
                    Kitap okumanın etkisi nedir? Sorumuzu yanıtlayacak olursak; zekayı geliştirir, hafızayı güçlendirir, stresimizi azaltır, yanlızlık hissini ortadan kaldırır, kelime dağarcığımızı geliştirir, uyku kalitemizi arttırır, konsantrasyonumuzu arttırır, pratik düşünme becerimizi geliştirir, empati kurma yeteneğimizi geliştirir, hayal gücümüzü besler, genel kültürümüzü arttırır, hayata bakışımızı değiştirir, öz güvenimizi ve vizyonumuzu geliştirir ve hızlı düşünmemizi sağlar. Bu nedenledir ki; “Kitap okumak sadece okul çağı çocukları için değil herkes için zorunlu bir ihtiyaçtır.”
                    Kitap okuyacaksanız kendinize uygun doğru kitabı seçmek de önemlidir. İlgi alanı olmadığın bir kitap sıkıcı olabilir. Bilim kurgu seven biri aşk romanından keyif almayabilir. Dram içeren kitap seven de polisiyeden hoşlanmayabilir… Özellikle sevdiğimiz kitaplarla başlanabilir. Hiç kitap okumayanlara dili ağır ve kalın kitap verildiğinde okumaya çalışsa da okuyamaz. Okumaya karar verenlere popüler yazıları ve mümkünse kısa kitaplar verildiğinde okuma alışkanlığı kazanacaktır.
                     Kitap okumanın dil gelişiminden etkili iletişime, empati yeteneğinden hafıza güçlendirmeye, uyku kalitesinden zeka gelişimine kadar faydalı olduğunu yazmıştım, bilimsel olarak da kanıtlanmıştır. TÜİK raporuna göre Türkiye’de kitap okuma oranı %0,1’dir. Ülkemizde kitap okumak için ayırdığımız süre günde bir dakika olup televizyon izlemek için ayırdığımız süre altı saattir. Yine TÜİK verilerine göre Türkiye’de kitap okuma, ihtiyaç listesinde 235. Sıradadır. Dünya’da en çok kitap okuyan ülke Hindistan olurken, bu ülkeyi Tayland ve Çin takip ediyor. Hindistan’da haftada ortalama 10 saat 42 dakika kitap okunuyor. İkinci sıradaki Tayland’da kişi başı haftada kitap okuma süresi 9 saat 24 dakika, Çin’de ise 8 saatini kitap okuyarak geçiriyor.
                        Milliyet Blog’da “Atatürk’ün Kitap Tutkusu” başlıklı yazının bir bölümünde; “Atatürk’ün bütün yaşamını toplayıp en çok ne yaptınız derseniz cevap “Kitap Okudu” olacaktır. Atatürk’ün okuduğu bilinen kitap sayısı 3997’dir. Bu kitapların 1741’i Çankaya Köşkü’nde, 2151’i Anıtkabir’de, 102’si İstanbul Üniversitesi kütüphanesinde, 3’ü Samsun İl Halk Kütüphanesinde bulunmaktadır. Atatürk okurken önemli gördüğü yerlerin altını çizer ve notlar alırdı. Çizilen yerlere çeşitli işaretlerde bulunurdu. (İşaretlerin anlamları: xx önemli, xxx çok önemli, müh: mühim, ç.müh: çok mühim, D: dikkat, ?: fikre katılmıyorum) cümlelerin altı kırmızı veya mavi kalemle çizilmiştir. (Kırmızı: Kuvvetli fikir, Mavi: önemsiz fikir) 57 yıllık yaşamına sığdırmış bu kitapları okumayı…
                     Teknolojinin gelişmesi sonucu günümüzde insanımız zamanını internet ya da televizyon karşısında harcamakta. Hayat sadece sıkıcı gündelik işlerden ibaret değil. Bu sıkıcı gündelik işlerden başka şey yapmazsanız, bunu nasıl fark edeceksiniz? Kitaplar, hayatın size sunabileceklerini keşfetmenizde yardımcı olacak araçlardır. Okudukça ne kadar az şey bildiğinizi fark eder ve daha bilge olursunuz. Düşünen, fikir üreten, düşündüğünü ifade edebilen ve yanlış bilgi ile doğru bilgiyi ayırt edebilen bireylerin sayısının artması için çocukluk çağında kitap okuma alışkanlığının kazandırılması ortadadır. Çocuklarımıza okuyabilecekleri bir ortam hazırlamak ve okuma alışkanlığı kazandırmak ebeveynlerin görevidir. Evinin odasının bir bölümüne “Çadır Kütüphane” oluşturan Ayancık Fatih İlkokulu birinci sınıf öğrencisi Gökay’ın anne ve babasını kutluyorum. Çocuğuna okuma sevgisini kazandırma çalışmalarından dolayı…
                                                                                                           Sevgi ile kalın
                                                                                                     Erdoğan ERKAYMAZ