2023 Genel seçimlerini, 2024 Yerel seçimlerini bitirdik. 14-28 Mayıs 2023 seçimlerinin galibi Recep Tayyip Erdoğan olurken, 31 Mart 2024 seçimlerinin galibi Özgür Özel oldu.
Peki, ne değişti de 10 ay içinde seçmen tam bir tavır ve tercih değişikliğine gitti?
10 ay önce ülke daha mı demokrattı?
10 ay önce enflasyon daha mı düşüktü?
10 ay önce emekçiler ve emekliler daha mı fazla kazanıyorlardı?
10 ay önce ülkede mafyalaşma yok muydu?
10 ay önce eğitim sistemi daha mı iyi idi?
10 ay önce din siyasete alet edilmiyor muydu?
10 ay önce 5’li çeteler yok muydu?
10 ay önce yeraltı ve yerüstü talanlar daha mı azdı?
10 ay önce Erdoğan daha mı demokrattı?
10 ay önce ülkemiz batakta değil miydi?
10 ay önce para bulmak için dünyanın önünde diz çökmemiş miydik?
Örnekleri çoğaltmak mümkün. 10 ay önce de her şey yine kötüydü, bugün de kötü.
Ülkemizin Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan 10 ay önce de aynıydı, bugün de aynı. 10 yıl önce de aynıydı, 20-30 yıl önce de aynı. Yaptığı çok iyi bir iş var, MAĞDURU OYNAMAK.
5 yıl önce yine yerel seçimlerde başta 11 Büyükşehir olmak üzere birçok belediyeyi kaybettiğinde yine mağduru oynamış, 2023 seçimlerini çeşitli oyunlarla almıştı. 2024 yerel seçimlerinde halk kentlerinin CHP’li belediyeler tarafından düzgün yönetildiğini görmüş, özellikle büyükşehirleri artırarak Erdoğan’a-tüm tehdit ve mağdur edebiyatına rağmen- SARI KARTI göstermiş, ülkeyi bir uçtan diğerine gelincik tarlasına çevirmiştir.
Peki, gelecek erken ya da zamanında yapılacak seçimlerde sonuç 2024 seçimleri gibi mi olur, yoksa 2023 seçimleri gibi mi sonuçlanır?
Eğer Erdoğan’ın davranış ve söylemlerine inanılırsa yine kazanacaktır. Bu tutum ve davranışlar ilk günden kendini göstermiş, partisini daha halkçı, daha demokrat, daha uzlaşmacı göstermeye çalışarak hem kendi olumsuzlukları kapatmaya, hem de partililerine gözdağı vermeye başlamıştır.
Artık top Ana Muhalefet partisi CHP’dedir. Erdoğan’ın değişebileceğine inanarak duruş sergilemeye çalışırsa yine kaybeden olacaktır. Erdoğan değişemez, değiştirmek de mümkün değildir. Diyalog kanallarını açık tutmaya çalışmak zaman kaybından başka bir şey değildir. Hatta Özgür Özel’in kendisi ile görüşme yapması beyhude bir çaba olacaktır.
Yapılması gereken, AKP’den alınan belediyelerde ki yolsuzlukların, israfın, şaşaalı yaşamların hesabının acilen sorulmasıdır. Bugün belediyelerde hesaplar sorulmaz, suçlular yargı önüne çıkarılmaz ise yarın 22 yıllık iktidardan da sorulamaz.
EĞER, 6’LI MASADA OLDUĞU GİBİ, HESAP SORMANIZ GEREKENLER İLE İTTİFAK YAPARSANIZ YARIN SİZLER DE HESAP VERİR DURUMA DÜŞERSİNİZ!
CHP bu aşamadan sonra çok daha dikkatli olmalı, hesap vermesi gereken kendi belediyeler dahi olsa yeni kazandığı belediyelerdeki yolsuzluk, hırsızlık ve israfların hesabını sorarak halkın parasını koruduğunu, koruyacağını halka göstermelidir.
BU, CHP İÇİN BİR GÖREVDİR.
BOŞUNA 100 YILLK SİYASİ PARTİ OLUNMUYOR!