Çetin TEK

Çetin TEK

BENİM KALEMİMDEN
[email protected]

BAZI İNSANLAR NEDEN ACIMASIZ OLUR?

11 Eylül 2023 - 18:58 - Güncelleme: 13 Aralık 2023 - 22:48

İnsanlara karşı iyi niyetli olmak günümüzde neredeyse artık suç olmuş durumda. Kimsenin kalbi kırılmasın, kimse üzülmesin düşüncesi ile iyi niyetli bir şekilde yaklaştığımız insanlardan hayatın en acımasız darbesini görüyoruz. Karşındaki insanın umudunu kırmak  veya  kendi çıkarları doğrultusunda kişilere çamur atarak rencide etmek   insanlığın neresine sığıdırabiliriz. Sürekli kişileri  karalayarak veya suçlayarak bir yere varmak neredeyse imkansızdır. Cehalettin olduğu bir yerde acıma duygusu asla yoktur. Tüm olumsuzluklar  ve kötülükler  cehalet kaynaklıdır.  Dürüst insanlar yaptığı işlerde kaybedeceğini  bilseler dahi   asla kötü olan yolu seçmezler. Bazı  insanlar ise amacına  ulaşmak için önüne gelen tüm kötü yolları  deneyerek amacına ulaşmaya çalışırlar. Acımasız kişiliğe sahip olanlar kendi çıkarları doğrultusunda başkalarına baskı kurarak  kendilerine menfaat sağlarlar. Eğer bir insanda acıma hissi yoksa kalplerinde  merhamet duygusuda yok demektir. Ayrıca, merhamet bir gönül işidir, merhametin olmadığı gönüllerde sevgi ve  saygıda olmaz.   Hiç bir şey hayatta  merhamet ışığı kadar parlak ve yol gösterici olamaz. Diğer taraftan merhamet bir  acıma duygusudur. Karşındaki insan bir şeye üzülüyorsa sende onunla beraber üzülürsün. Bazı insanlar ise  senin  üzüldüğüne asla üzülmezler. O zaman burada acımasızlığın öne çıktığı bir duygu sözkonusudur.  Birde insanlar ne kadar iyi niyetli olursa olsun kalbi kırılan hep onlar olmuştur. 
Acımasızlık kavramı  insanlarada oluşan bir his duygusudur. Öyle insanlar  varki karşısındaki insana  acı çektirmekten adeta  mutlu oluyor.  Esasen yaşamış olduğumuz bir takım olumsuz duygularda  bizim acı çekmemize neden olmaktadır. İnsanları en fazla  olumsuz yönde etkileyen faktörlerin başında hayal kırıklığı yaşanmasıdır. Bunun sonucunda ise insan ruhen yıkılarak büyük acılar çekmesine neden olmaktadır. Hayal kırıklığı  hiç bir insan tarafından istenmeyen bir durumdur.  Diğer taraftan yaptığımız hatalar sonucunda ise  insanlarda  bir pişmanlık duygusu oluşur. Pişmanlık kavramının peşinden gelen ve insanda  son derece rahatsızlık yaratan  ben neden bu hatayı yaptım, daha dikkatlı olsaydım bu hataya düşmezdim itrafı insana acı çektirerek yaşamı olumsuz yönde etkilemektedir. 
Acımasızlık kavramı sadece insanlar  için geçerli değildir. İnsan olarak her çeşit ihtiyacımızı doğadan temin ettiğimiz halde en büyük zararıda maalsef doğaya veriyoruz. Sadece kurtulmak için elimize ne geçerse acımasız bir şekilde her şeyi doğaya atarak kirletiyoruz. Doğa insanoğlunun asla  vaz geçemeyeceği bir parçadır. Doğa ana bize o kadar cömert davranıyorki bizim  her istediğimizi veriyor. Yediğimiz ekmeği, içtiğimiz suyu, her çeşit sebze ve meyveyi, kısacası her şeyi bizlere doğa ana temin ediyor. Peki bizler doğa anaya ne kadar dürüst davranıyoruz ?  İnsan olarak maslesef  dürüst davrandığımızı söyleyemeyiz. Diğer taraftan nükler santraller doğamızı ve insanlığı tehtit eden en büyük düşmanıdır.  Küçük bir sızıntıda bulunduğu yeri adeta cehenneme çevirmektedir. Bunun yanında acımasız bir şekilde yaklaştığımız başka yer ise denizlerimiz.  Attığımız çöplerle ve  zehirli atıklarla denizlerimizi kirleterek acımasızlığımızı buradada gösteriyoruz. Deniz sahillerimiz adeta   hurda dükkanı gibi her çeşit demir madeni, diğer atıkların yanında  plastik ve yağ atıklarından geçilmiyor. 
Ağaçların  insanoğlu  için faydasını saymakla bitiremeyiz. Her şeyden önce en temel kaynağımız olan oksijeni ağaçlar sayesine sağlarız. Bunun yanında ağaçlar  doğamızın dengesini sağlayarak toprak kaymasını önler. Ayrıca, ağaçların en büyük rolu yamur yağmasına yardımcı olarak tarım alanlarının su ihtiyacını karşıladığı gibi,  insanoğlunun içme suyunu temin eder. Ağaçların  sadece insanoğlu için değil, doğada yaşayan tüm canlının can damarıdır. Burada da insanın aklına gelen ilk soru ise insan olarak ağaçlara gereken ilgiyi gösteriyormuyuz ? Maalesef elimizden geldiğince ormanları yok ederek ağaç kesme yarışına girilerek adeta ciğerlerimizi söküyoruz.  Bunun sonucu olarak doğamızda büyük iklim  değişiklikleri meydana gelerek çölleşmeye doğru gitmemize neden oluyor.  Hal böyle oluncada tarım alanlarımızın toprak verimliği düşerek her çeşit ihtiyacımızı dışarıdan almak zorunda bırakılıyoruz. Ormanın doğamıza inanılmaz büyük fayda sağlayan diğer bir etken ise hava kirliğini  temizleyerek insanlığa  bu yönde yardımcı oluyor. Buna rağmen ağaç kesiminin önüne bir türlü geçilemiyor. Burada insanoğlunun ağaçlara karşıda  acıma duygusunun  yok olduğunu açıkça görmekteyiz. İNSAN OLARAK ACIMASIZ OLMAK  yerine  merhametli olmak insana en yakın duygu olmalıdır.

Bu yazı 2543 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum