HAYAL KIRIKLIĞI YAŞAMAK

İnsanın beklentisi çok yüksek olan her hangi bir şeyde  hayal kırklığı yaşaması hiç istenmeyen bir durumdur. Bunun sonucu olarak ta insanların umutları ve beklentileri  gerçekleşmeyince yaşanan üzüntü ve hayal kırıklığı bir anda insanın yaşantısını olumsuz yönde etkiliyor. Hayal kırıklığı geçici bir durum olduğu gibi, başarısızlık asla değildir. Güven duygusu her alanda çok önemli bir kavramdır. Eğer bir arkadaşınız bir konuda size söz vermişse önce o kişinin güvenilir olup olmadığına bakmak lazım.  Güvenilir arkadaş beklentinizi hiç  bir zaman boşa çıkartmaz. Hal böyle olunca da hayal kırıklığı yaşanmamış olur. Hayal kırıklığı sadece başka insanlardan gelmez. En yakınınız dahi insanı hayal kırıklığına  uğratabilir. Annenizden,  babanızdan veya kardeşinizden hiç beklemediğiniz bir anda hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. Esasen hayal kırıklığı  yaşantımızın her bölümünde karşı karşıya kalabileceğimiz istenmeyen bir olaydır. İnsana hayal kırıklığını  sadece arkadaşınız veya yakınınız  yaşatmaz.  Uzun zaman bir işle uğraşıp, bir türlü başaramadığımız bir iş bizleri büyük hayal kırıklığına uğratabilir.  
Hepimizin hayattan mutlaka bir beklentisi  vardır. Bu beklentiler insandan insana  değişiklik gösterir. Bazı kişiler iş sahibi olmak ister, bazı insanlar ise iş hayatında başarılı olmayı hedefler. Tabi ki bunlar sadece insanların hayattan istekleridir. Bunları başarabilmek için mutlaka bir çaba ve gayret gerekir. Bazen ne kadar çabalasak ta işlerimiz bir türlü rast gitmez. Böyle durumlarda  insan o kadar zor durumda kalır ki kaderine ve hayata isyan eder. Hayat insanı öyle bir duruma getirir ki önce beklentilerini ve umutlarını yok eder. Sonra ise büyük hayal kırıklığı yaşanmasına  neden olur. Bunlar hayatımızın en zor anlarıdır ve bizlere  büyük üzüntü veren bir durumdur. Yaşadığımız hayal kırklığı sonrası ise yaşanan olumsuz duygu bizleri sıkıntıya soktuğu gibi bazı  sağlık sorunlarını da beraberinde getirir. Bunlar depresyon ve stres gibi sağlımızı olumsuz yönde etkileyen  sorunların  başında gelen rahatsızlıklardır. Hayal kırıklığı duygusundan  ne kadar kaçmaya çalışsak ta, hayat bizi mutlaka bir yerde yakalayacaktır. Hayatta çok küçük şeyler bile insanın hayal kırıklığı yaşamasına neden olur. Çok yakın ve güvendiğin bir arkadaşının  sözünde durmayarak insana hayal kırıklığı yaşatabilir. 
Bazı insanlar var ki yaptığı her işin mükemmel olmasını ister. Fakat hiç bir insanın yaşantısında tam mükemmellik denen yaşam biçimi yoktur. Bu yapıya ve bu düşünceye  sahip olan insanları hayat her zaman hayal kırıklığına uğratır. Her insanın yaşam tarzı ve hayata bakış açısı değişiktir. Yaşamın birde gerçekleri vardır. Bu gerçekleri insanlar görmemezlikten geldiğinde yaşantılarında büyük sorunlarla karşılaşır. Yapılmak istenen her hangi bir şeyin  veya beklentilerin her zaman  gerçekçi  olmasına dikkat edelim ki daha sonra büyük hayal kırıklıkları yaşamayalım. Birde hayal kırıklığının insan üzerinde büyük etkileri ve baskısı  vardır. Hayal kurarak bir şeyin gerçekleşmesini beklemek kişileri  hem üzer hem de hayal kırıklığı yaşatarak  insanı umutsuzluğa sürükler. Hayallerin değil de gerçeklerin peşinden gittiğimizde  hem mutlu oluruz, hem de istediğimizi elde ederek hayal kırıklığı yaşamayız. Esasen her insan yeteneği doğrultusunda çaba göstermesi gerekir. Başarmak veya  başarılı olmak insanın kabiliyeti doğrultusunda bir iş yaptığında ancak mümkün olur. Kişinin ilgi alanına ve yeteneğine ters gelen bir iş yapmak istediğinde sonucu mutlaka hayal kırıklığı olacaktır. Başarının temelinde yatan etken ise güvendir. Eğer bir insan kendine güvenerek, azim ve gayretle o işe dört elle sarılırsa sonucu  başarıdır. Bu nedenle de hayal kırıklığı denen o kavram sınıfta kalarak bir daha  insanın karşısına asla çıkmaz. 
Hayatın acımasızlığı insanın peşini bırakmadığında hiç bir şey istediğin gibi ne olur nede istediğin gibi gider.  Bir insanın işi ters gitti mi bir türlü olumsuzluklar insanın peşini bırakmaz. Mutsuz olmak insanı en fazla üzen ve yoran, aynı zamanda insanın hayat bakışını olumsuz yönde etkileyen bir durumdur. Umutların kaybolduğu ve tükendiği an ise insan için bir yıkımdır. Özlemek uzaklarda olan bir şeye duyulan hasret ve sevgidir. Özlem duygusunun diğer adı ise beklemek ve sabretmektir. Zaten hayatımızın büyük bir bölümü    beklemek, sabretmek ve özlemle geçiyor. Fakat, o beklentiler gerçekleşmeyince insan büyük bir üzüntü yaşıyor. Huzurlu bir yaşam  insan için büyük bir moraldir. Huzurun olduğu bir ortamda  mutlulukta vardır. Huzur ve mutluluk insanoğlu için vaz geçilmez bir değerdir. Fakat, insanın   bütün çabaları huzur ve mutluluğu yakalamak olmasına rağmen,  bir türlü mutlu ve huzurlu olamıyoruz. Bazen hayatın terazisi insana eşit davranmıyor. Sürekli peşimizi  takip eden olumsuzluklar insanı canından bezdiriyor. Hal böyle olunca da insan her şeyden olumsuz şekilde etkileniyor. Her insanın hayatında bazı sıkıntılar ve istemediği durumlar mutlaka olacaktır. Burada olaylara bakış açısı çok önemlidir. İnsanoğlu her şeye olumlu yönden bakmak ister, fakat buna rağmen hiç bir şey olumlu yönde gitmez. Yaşadığımız veya yaşamak zorunda kaldığımız bu olaylar insana büyük hayal kırıklığı yaşatarak bizleri derinden üzmektedir. Tüm olumsuzluklara rağmen yaşantımızda işlerimiz yolunda gitmese de HAYAL KIRIKLIĞI YAŞAMAK hiç bir zaman dünyanın sonu değildir.