Çetin TEK

Çetin TEK

BENİM KALEMİMDEN
[email protected]

KALP VE GÖNÜL KIRGINLIĞI

26 Ağustos 2021 - 12:10

Hepimiz bu dünyaya misafir olarak geldik.  Hiç kimse burada kalıcı değil. Bu dünya bir imtihan yeri ve bizler burada imtihana tabi tutuluyoruz.  Doğum kadar ölümde hayatın bir gerçeği olduğunu hiç kimse aklından çıkartmaması  gerekir. Ne kadar malın ve  mülkün olsa da  sonuçta hepimizin gideceği yer belli. Tabi ki oraya giderken dünyada sahip olunan  mal, mülk, şöhret ve serveti beraber getirme imkanına hiç bir kişi  sahip değildir. Her insan yaşadığı süre içersin de mutlaka hata yapar. Hata yapmak  insanlara mahsusu bir durum değil mi ?  Yapılan hataları  nefret ve kine çevirerek intikam alma duygusuna  dönüştürülmesine  fırsat vermeden barışçıl bir yoldan problemin çözülmesi sanırım  insana yakışan en iyi davranış şeklidir.  Kalp ve gönül kırmak o kadar basit ki, fakat kırılan kalbi geri almak o kadarda kolay değil. Kırmış olduğunuz  bir arkadaşı veya yakın akrabanız la  ne kadar barışsanız   eski dostluğu yakalama imkanına hiç bir zaman insan sahip olamaz. Bir kere  gönül ve kalp yara almışsa ne kadar pansuman etseniz de o yara asla düzelmez ve yaşam boyuncada  hep kanar.  Hayat nefes alıp vermekten ibarettir  olduğuna göre bizlere ait olan her şey  bu dünyada kalıcıdır. Onun için   kalp ve gönül kırmak yerine insanlar bir birlerine saygı ve sevgi ile yaklaşsa daha güzel olmaz mı.?  

Esasen insanların yaşamış olduğu öfke kalp ve gönül kırgınlığını tetikleyen en önemli unsurların başında gelmektedir. Öfke denen kavramı insan olarak biraz  firenlesek  istenmeyen olayların yaşanmasının da önüne geçmiş oluruz.  İnsan olarak  sevgi duygusunun  etrafında toplanmasını bir başarabilsek işte o zaman  ne kalp kırılır nede gönül. Sevgi duygusu insanları birbirine gönülden bağlar ve dost kılar. Sevgi kötülüğün en etkili ilacıdır. Sevgi dünyada  insanlık adına en güçlü duygudur. Sevgi kalp ve gönül besleyen bir gıda gibidir. Sevginin olduğu bir ortamda kalp ve gönül kırgınlık asla yaşanmaz. Kalp ve gönül yolunda  samimiyet vardır,  saygı vardır, dostluk vardır, kardeşlik vardır.

İnsanlar arasında hayatta en önemli  şey  kalpten ve gönülden gelen güzel duygularla beslenebilmesidir.  Hayata bakış açımız içinde hiç bir zaman kötülük olmadan güzelliklerle dolu bir yaşam ve  hayatın en güzel duygularından olan mutlu olabilmektir. İnsanların  öfkelenmesi sonucu yapmış olduğu bir anlık  hata veya yanlış sonrası insanlar arasında meydana gelen  dargınlık tabi ki  istenmeyen bir durumdur. İnsan olarak hepimiz hata yaptığımıza göre olaylara daha akılcı ve çözücü yöntemler bularak dargınlığı ortadan kaldıracak hamleler yaparak iki tarafı barıştırmak olmalıdır.

İnsanların yaşamsal şartlarının zorluğu, günlük olayların insanlar  üzerinde yaratığı  stres, işin içine birde geçim sıkıntısı girince bazen   hislerimize ve duygularımıza yenik düşerek kalp ve gönül kırdığımız mutlaka  oluyor. Bunlarda hayatın omuzlarımıza yüklediği ağır yük dolayısı ile istemeden ve elimizde olmadan insanları üzmek  veya incitmek yaşamın ağır şartlarından  kaynaklanan olaylardır.  Sözlerimizle ve davranış şekillerimizle bir insanı incitmek veya kırmak tabi ki hiçte hoş olmayan bir tutumdur.  Daha sonra  devreye giren pişmanlık duygusu daha ağır basarak gönül almaya çabalarız. Bu davranış şeklide esasen  taktir edilebilir bir durumdur. En azından insan olarak yapılan yanlışlığı  kabul ederek karşı taraftan özür dileyerek gönül almak barışçıl bir yaklaşımdır. Sonuçta bu işin sonunda ölüm yok mu ? Hiç kimse birbirini kırmadan hayatın ve yaşamın  bizlere vermiş olduğu güzellikleri  daha iyi kullanarak yaşamak varken bu dünyada kötülük neden olsun ?  

Zaman zaman insan olarak olaylara yaklaşım açımız istediğimiz gibi maalesef olmuyor. Her insanın karakter ve huy yapısı değişiklik gösterir.   Bazı insanlar gelişen olaylara  çabuk sinirlenir,  bazı insanlarda  daha sakin  ve sinirlenmeden olaylara yaklaşım gösterir. Burada tabi ki kazanan her zaman daha sakin olan ve olaylar karşısında daha az tepki gösteren kişilerdir. Bu yapıdaki insanlar kolay kolay kişileri kırmadığı gibi, olaylara her zaman yapıcı olarak yaklaşan insanlardır.  Bazı insanların çok sinirli yapıda olmalarına rağmen onlara karşı olumlu bir şekilde yaklaşarak uygun bir dille anlatımda bulunduğumuzda  göreceksiniz  hiç bir zaman kırıcı olmayacaklar. Bu kişilere olumlu bir  davranış  şeklinde  bulunduğumuzda hem o insanı kazanmış oluruz hemde  ona yardımcı oluruz. İnsan olarak tek isteğimiz hiç bir zaman insanlar arasında  KALP VE GÖNÜL KIRGINLIĞI olmasın.
 

Bu yazı 806 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum