Sinop’un en eski berberi bir zamanlar meydan kapı cami sırasında ki Kahveci Muhacir Osman Efendi’nin dükkânı yanındaki berber nail idi. Muharrem Kuruoğlu, kale yazısında ki berber Hüseyin Ellialtıoğlu ve sonraki tüm berberlerin ustası olan Sabri İkizoğlu Sinop’un ilk berberleridir.
Sabri İkizoğlu’nun çıraklığını yapan sonraki berberler Tersane’de Nato Berberi Nazmi Kuru, kardeşi Uğu-Sebat Berberi Tahsin Kuru, Kaleyazısı’nda Berber Hasan’dır. Özel dükkânları olan bu berberlerin dışında eskiden her kahvenin bir berberi bulunur; kahvenin uygun bir köşesine kurduğu Berber koltuğunda (sandalyede) traş yaparlardı.
Tersane’de Niyazi Özbilen, karşı köşede Osman abinin ve Kamuran’nın babası Mehmet Özer’in kahveleri Berberli kahvelerdi. Genellikle bu berberler hem sünnet yapar hem de diş çekerlerdi.
Nato Berberi Nazmi Kuru Tersane’de ki dükkânı 1930’da açmış ve altmış beş yıl berberlik yapmıştır. 1960’da kurulan Amerikan radarında berberlik yapan Nazmi Kuru’nun oğlu Oktay Kuru, ona beş yıl çıraklık yapmıştır. Amerikalılarla yaptığı pratikler ona İngilizceyi sevdirmiş ve İngilizce öğretmeni olmuştur. Sosyal ve girişken yapısı onun Amerikan radar üssünde tercümanlık yapmasını sağlamıştır.
Uğur-Sebat berberi Tahsin Kuru 1934’de açtığı tersanede ki dükkânının önüne kavlan ağacı dikmiştir. Yıllar içinde büyüyen, gelişen, devasa hale gelen bu ağacı oğlu Mehmet Kuru dallarını budayarak küçültmüş üzerine astığı “Anı plaketi” ile korumaya çalışmışsa da sıkışan trafik yoğunluğu nedeniyle kesilmek zorunda kalmıştır.
1960 yılında spor toto teşkilatı kurulmuştur. 1961 yılında tüm Türkiye’de oynanmaya başlayan spor totonun Sinop bayiliğini alan Tahsin Kuru ve oğul Mehmet Kuru uzun yıllar Sinop’un ilk Toto bayi olmuşlardır. Televizyonun olmadığı radyo istasyonlarının antenlerle alındığı günlük gazetelerin gecikmeli ve güçlükle geldiği zamanlarda berber dükkânının dışına açılan büyükçe siyah tahta tabelaya radyo haberlerinden alınan Toto sonuçları tebeşirle yazılır, oynayanlar merakla bu sonuçların yazılmasını beklerdi.
Her ay çekilişi yapılan, yılbaşlarında büyük miktarlar ödeyen şans oyunları önceleri “Teyyare Cemiyeti” adına çekiliş yapılırdı. 1939’da kurulan Milli Piyango idaresinin her ayın dışında “Yaptığı özel çekilişler ve yılbaşlarında her yıl miktarı artarak büyük meblağlara ulaşan Milli Piyango çekilişlerine ait biletlerin satım ve dağıtımını yapan Mehmet Kuru’nun yıllardan beri biriktirdiği zengin bir milli piyango bilet koleksiyonda vardır.
Cumhuriyet ilkokulunda beraber okuduğum sınıf ve çocukluk arkadaşım Mehmet Kuru, Türk Sanat Müziğinin tüm makamlarını bilen bir müzik tutkunudur.
İlkokul öğretmenimiz Makbule Hoca hanımın sınıfta “Kimlerin amcaları var el kaldırsın?” dediğinde; amcasının olduğunu bilen fakat el kaldırmayan Mehmet’e “Oğlum senin amcan yok mu? Neden el kaldırmıyorsun” dediğinde “Öğretmenim benim amcam yok! Emücem var.” Demişti.
Gene aynı sınıfta “Öğretmenimizin “Büyüyünce ne olacaksınız?” sorusuna ben “Pilot olacağım” O da, “Ben berber olacağım.” Diye baba mesleğini seçerek gerçekçi bir cevap veren Mehmet Kuru;1008 yılında Beden Eğitimi Öğretmenler Derneği adına açtığım “Sinop futbolunun 1940-1970 yıllarını kapsayan “Futbol Fotoğraf Sergisinin” anı defterine “ Yıllar sonra sözünde durdun. Bizi uçurdun.” Diye yazmış. Beni de “O” uçurmuştu.