Futbolu seven bir toplumuz, bu nedenle örneğimi de buradan verirsek daha kolay anlaşılır diye umuyorum. Sıkı bir derbi maçına çıktık. İlk devre 1-0 aleyhimize bitti. Ama ikinci devrede teslim mi olacağız, yoksa maçı çevirmek için elimizden gelen her şeyi yapacak mıyız? Onlarca örnek var ki ilk devrede gerideyken ikinci devre nice maçlar alınabilmiştir.
Seçimlerde avucumuzdaki kuşun birini kaçırdık! Meclis çoğunluğu RTE’ye geçti. Üstelik ilk turda biteceğini sandığım CB seçimi de ikinci tura kaldı. Çok şeyler kaybettiğimiz açıktır, ama halen CB seçimini alabilme şansımız vardır. Arada yaklaşık iki milyon küsur oy farkı var. İki yüz bin kadar sandık olduğuna göre sandık başına on oy düşer. Bunu da iki taraflı düşünmek gerek… Karşı cepheden 5 kişi gelmediğinde siz giderseniz oylar eşitlenecektir. Nasıl olsa kazanıldı modunda olanların daha gevşek davranarak sandığa gitmeme eğilimi az da olsa olacaktır. Önemli olan bizim ne olursa olsun sandığa gitmemiz, giderken de yanımızda birini de götürebilmemizdir!
CB seçilince “nasılsa meclis çoğunluğu onlarda, bir şey yapamaz” diye düşünmeyelim. Tamam; meclis çoğunluğu olmayan bir azınlık hükümeti kurulacak diye beklenir. Belki yasa çıkarmakta zorlanılacaktır; ama hükümet olunacaktır! Çünkü CB’nın hükümeti atama yetkisi vardır ve atanan hükümete güvenoyuda gerekmez… Bu ayrıntıyı asla unutmayalım.Üstelik her türü atamayı CB yapacaktır. KHK çıkarma yetkisi vardır. Bu avantajlar göz ardı edilmemeli, bunları öncelikle kendimiz anlamalı ve sonra çevremize anlatmalıyız.
Daha önceki yazılarımda bu seçimin demokrasi ve geleceğimiz adına son seçim olabileceğini yazmıştım. Evet; eğer meclis çoğunluğunu kaybettik, her şey bitti mantığıyla gevşersek ve CB seçimini alamazsak o zaman gerçekten her şey bitecektir! Hem hükümet hem CB AKP de olacak, istediklerini uygulama rahatlığı ile kalan günlerimizi bize, çocuklarımıza ve ülkemize karanlık edeceklerdir.
Bize düşen; kızsak da, darılsak da, gücensek de tek hedefimizin CB seçimini kazanmak olmalıdır. Dişimizi tırnağımıza takmalı, tüm çekişme ve eleştirilerimizi sonradan hesaplaşmak üzere 28 Mayıs sonrasına ertelemeli ve seçimi kazanmak için tek yumruk olmalıyız. Kendimiz için değil, çocuklarımızın geleceği için buna zorunluyuz.Maçlarda ne dönüşler olmuştur, biliriz. Bizim takım da hakeme rağmen tek yürek olabilirse bu maçı alabilir!
Yeter ki inanalım.
FACEBOOK YORUMLAR