Çetin TEK

Çetin TEK

BENİM KALEMİMDEN
[email protected]

ÇOCUKLUK DÖNEMİ

24 Nisan 2021 - 17:14

ÇOCUKLUK DÖNEMİ

İnsanın  hayatla mücadelesi doğdu andan itibaren nefes alıp vermesi ile başlamış olur. Hayat bir sınavdan ibaret olduğuna göre bu sınava ilk hazırlık anne ve babadan başlar daha sonra ise okul ve eğitimle devam eder. Bu zaman zarfı  çocuklar için çok önemli bir geçiş dönemidir. Büyüklerinden ve etrafından ne gördülerse onu taklit etmeye başlarlar. Burada anne ve babanın çok dikkat etmesi gereken en önemli konu ise çocuklarını kötü alışkanlıklardan uzak tutmasıdır. Çocuklar bu dönemde nasıl yetiştirilmişse karakter oluşumu da o yönde gelişecektir. Baskı altında yetişen bir çocuğun  kişilik gelişimini etkileyeceği gibi, ileri ki  yaşlarda büyük sorunlarla karşılaşarak güven duygusunun yok olmasına neden olabilecektir. Aynı zamanda aşırı baskının çocuk üzerinde psikolojik rahatsızlık oluşturabileceği dikkate alınarak anne ve babanın aşırı baskıdan kaçınarak daha özgür bir yetiştirme tarzını seçmeleri  gelecek için çocuğun daha başarılı olmasını sağlayacaktır. Diğer bir olumsuz davranış biçimi de anne ve babanın çocuklarına ceza vererek  amaçlarına ulaşacağını zannetmeleridir. Bu çağ dışı tutum çocuğun kendine olan güvenini tamamen ortadan kaldırarak gelecekte kendini ifade etmekte zorlanacaktır. Gelişim çağında olan bir çocuğun sürekli dayakla terbiye edilmesi  belli bir yaşa geldiğinde davranış bozuklukları görüleceği gibi, bunun yanında suç işlemeye yönelik eğilimleri daha fazla olacaktır.                                                                                                                                      Bir çocuğun hayata küstüğü ve büyük yıkım yaşadığı an ise anne ve babanın ayrılmasıdır. Bu ayrılıklar çocuk üzerinde olumsuz bir baskı yaratarak etrafı ile uyum sağlamakta zorlandığı görülmektedir. Anne veya babasız büyümenin çocukta meydana getirebilecek ruhsal veya iletişim bozukluğu  hayatı boyunca olumsuz bir etki yaratacaktır. Bu ayrılıklar çocuk üzerinde büyük bir yıkım yaratarak sürekli korku ve endişe içersin de yaşamak zorunda kaldıklarından hep mutsuz olacaklardır. Şu da bir gerçek ki hiç bir insan gerçek anne ve babanın yerini doldurma imkana sahip değildir.  Üvey bir anne veya baba ile yaşamak zorunda kalan bir çocuğun yetişme tarzı içine kapanık veya etrafı ile uyum zorluğu yaşamasına neden olabilir. Eğer çocuk bu ortamda  gerekli ilgiyi göremez ise yalnızlık duygusuna kapılıp psikolojik  sorunlar yaşamasına neden olabilmektedir. Çocuklar üvey anne veya babaya karşı hep ön yargılı olmuştur. Bazı çocuklar kabullenmekte zorladığı, bazı çocukların  ise kabullendiği görülmektedir. Bu olumsuz ön yargı bazen  tersine dönerek üvey bir anne veya babanın kendinden olmayan bir çocuğa kendi evladı gibi yakınlık göstererek onların her sorunları ile ilgilenerek iyi bir yaklaşım sergilediği de bilinmektedir. Bu tavırda çocuğun üvey anne veya babaya karşı güven duymasına neden olmaktadır.
Diğer önemli bir  konu ise anne ve babanın çocuklarının yeteneklerini keşfederek o doğrultuda  çocuklarına destek vererek gelecekte daha başarılı bir insan olmasına yardımcı olurlar. Esasen çocuklarda merak denen kavram  her zaman var olan bir şeydir. Etrafında hareket eden veya duran her şey çocuklarda bir  merak uyandırır. Merak duyduğu her hangi bir şey hakkında bu seferde sorular sormaya başlar. Tam bu sırada anne ve babaya düşen en büyük görev ise çocuğunun  sorduğu sorulara ciddi bir şekilde doğru cevaplar vererek çocuğunun gelişimini sağlaması çok önemlidir. Zaten çocuğun sorduğu sorular doğrultusunda yeteneği de böylece  ön plana çıkmış olur. Bundan sonra yapılması gereken en önemli katkı anne ve babaya düşmektedir. Çocuğunun yetenekleri ve kabiliyetleri  doğrultusunda destek vererek yardımcı olmasıdır. Anne ve baba olarak çocuğunun yeteneklerini bildiği ve gördüğü halde yeteneklerini görmemezlikten gelerek, istemediği bir konuda  ısrar etmesi çocuğun gelecekte başarısız ve hayata küsmüş olarak yetişmesine sebep olacaktır.
Burada önemli olan ise  vatana ve millete  hayırlı  evlatlar yetiştirerek onları topluma en iyi şekilde kazandırmak anne ve babanın  gurur kaynağı olacaktır. Çocukluk döneminde ve gençliğinde almış olduğu eğitim sonucunda kabiliyet ve yeteneklerini bu ülke için en iyi şekilde kullanarak ülkemizi daha ileri getirmek gayreti ve amacı  olmalıdır. Vatan, Bayrak  ve Atatürk sevgisi ile büyüyen çocuklarımız ve gençlerimiz bu ülkenin sağlam geleceği olacaktır. Daha küçük yaşlardan itibaren başlayarak iyi bir eğitim alan çocuklarımız gelecekte bu vatanın kalkınmasında hak sahibi olmaya adaylardır. Diğer taraftan ise  bir insan toplum içinde itibarını koruyup toplumun sevgisini ve taktirini  kazanıyorsa  çocukluk ve gençlik  döneminde almış olduğu iyi bir eğitimin eseridir. Her insanın tatlısıyla ve acısıyla geçirdiği bir çocukluk evresi vardır. Bir daha asla yaşama imkanı olmayacak, insan hayatının en önemli dönemi ve unutulması mümkün olmayan  o şahane ÇOCUKLUK DÖNEMİ.
 

Bu yazı 660 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum