Evet arkadaşlar, önce herkes kendine bir SİNOP söylesin.
22 Haziran'da geldim Bodrum'a. Yani henüz 9 gün olmuş. Torun özlemi ağır bastığı için buralarda dolanırken sevgili Levent Bektaş'ın bu şiirini paylaşmış arkadaşlar. Ve ben Sinop'u ne kadar çok özlediğimi hissettim bir an. Dönüp geleceğim yakında. Geleceğim de, yine bildiğim-bıraktığım Sinop ile karşılaşacağım.
Berbat bir trafik, en olmayacak yerlere park edilmiş araçlar, bir türlü bitiril(e)meyen meydan projesi, toz-toprak, Deniz kirliliği, işgal edilmiş plajlar, mesire yerleri, parklar, bahçeler, mendirek, iskele, ambulans veya itfaiyeye geçit vermeyen dar sokaklarda yük boşaltan zincir marketlerin kamyonları, yolcu gezdiren teknelerin müzik gürültüsü ve çığırtkanları, bayram veya hafta sonu kaçamağı yapan bedavacı tatilciler, çöpler, alt-üst yapı eksiklikleri...Sonuçta bir karmaşa.
Her oturup kalkan turizm kentiyiz diyor. Turizm kenti böyleyse vay halimize. Sınıfta kalmışız arkadaş.
Her yıl bahar aylarında turizm koordinasyon kurulu toplanır.Sorunlar tartışılır, yatırılır masaya, çözüm önerileri sunulur. Sonbaharda yine toplanır heyet. "Ne yaptık?" diye bakılır.Sonuç; -mış, -miş gibi olmuş herşey. Yani sıfıra sıfır elde var sıfır.
Arkadaşlar, sivil toplum örgütleri, resmî yetkililer bir bakın etrafinıza.Aslında herşey güllük gülistanlık değil turizm anlamında da memlekette. Ancak, en azından bizden iyiler. Sinop bir Bodrum olsun istiyoruz di mi ? O zaman gideceksin Bodrum'a inceleyeceksin. Neleri fazla, neleri eksik, neleri doğru, neleri yanlış? Gideceksin bir Eskişehir'e, Belediye Bşk. PROF. DR. Büyükerşen hocadan ders alacaksın hem turizmcilik, hem kentleşme, hem imar, hem eski ve yeni Sinop için. Gideceksin Antalya'ya neyi nasıl yapmışlar bir bakacaksın. Hatta yurt dışı tatil yörelerine gideceksin. Sonra soracaksınız kendinize; "Bizim neyimiz eksik, neyi nasıl yapmalıyız? diye.
Sinop'un sorumluluğunun %90'ı yerel yönetimlerde. Belediyeler öncülük edecekler doğru değişime, doğru yapılanmaya. Tabii ki doğru yönetim anlayışı ile. Öncelikle sivil toplum örgütleri ile kurulacak iyi ilşkiler. Göstermelik olmayacak hiç bir şey.
Önümüzde yerel seçimler var. Sinoplular sıkıntılı olsalar dahi her zaman yeni ve doğru projelere açıktırlar. Sinoplu rahatına düşkündür. Haklılar da. Sonuçta bu kentte huzur içinde yaşamak için vergilerini veriyorlar. Karşılığını isteyecekler doğal olarak.
Yerel seçimler için aday olacakların bir vizyonu olmalı. Başkan adayları ticari ilişkilerini kesmiş olmalı. Belediye meclisi ve İl Genel Meclisi üyeleri mesleklerinde "uzman" kişiler olmalı. Emeklisi, bakkalı, müteahhiti vb.değil, mimar, mühendis, şehir planlamacı, muhasebeci, çevreci, sivil toplum örgütü temsilcisi olmalı. Ve mimarına, mühendisine, şehir plancısına, muhasebecisine, hukukçusuna, çevrecisine kendi odalarının seçerek gönderdiği adaylara partiler listelerinde yer vermeli.
Bu konularda konuşulacak, tartışılacak çok şeyimiz var daha. Onları da başka yazılara bırakarak tatil gününde daha fazla sıkmayalım birbirimizi değil mi?
Görüşeceğiz yine !
FACEBOOK YORUMLAR