Dün akşam 5 aylık torunum, prensesim Piraye İPEK' i kucağıma aldığımda bir sevgi yumağını kucaklamış olduğumu hissettim. Birden Bodrum' daki aslan parçası torunum Rüzgar Ali düştü aklıma. Çok özledim aslan parçasını.
Torunları düşünürken bir hüzün çöktü üzerime. Bir de sorumluluklarımızın ağır yükü oturdu omuzlarıma.
Neden hüzünlenmiştim ?Neden bir suçluluk hissetmiştim ? Neden torunlarımın geleceklerinden korkmuştum birden ?
Neden olacak ?
Yaşım 68 oldu. Cumhurbaşkanı ile aynı yılda doğmuşuz. Bu 68 yıllık yaşamımın sonunda bugünleri yaşamaktan utanıyorum. Yetmiş küsür yıldır ülkeyi yönetenleri bir film şeridi gibi geçirdim gözümün önünden. Menderes, Demirel, Özal ve Erdoğan yönetti ülkeyi. Son 20 yıldır ülkeyi her alanda tam bir bataklığa sokan Erdoğan'ı yaratanlar 50 yıl ülkeyi yöneten "liderler" değil miydi ?
Ülkemin %90 'nını yoksulluğa mahkum eden, % 10 'unu saraylarda yaşatan, din-iman diyerek, dini referans göstererek ülkeyi ekonomik anlamda batıran, uluslararası arenada tüm itibarımızı yok eden, çevremizdeki savaşlar için her zaman olmaması gereken adımları atan bu iktidarı yönetime taşıyan sadece bu sözünü ettiğimiz liderler mi acaba ? Elbette ki değil. Onları iktidar yapan bizleriz aslında. Hiç sorumluluktan kaçmayalım. Bugün bile özellikle dış politikada siyasi iktidara destek veren "yetmez ama evetçi"ler, ikinci cumhuriyetçiler, dönek solcular yok mu ? Ülkenin ARAPLAŞTIRILMASINA göz yuman eleştirmenler yok mu ? Cumhuriyetin 100. yılında İNTİKAM almayı hedeflerine koymuş yobazlar hızla hedeflerine koşmuyorlar mı ?
Tüm bunları düşündüğümde bir hüzün, bir acı, bir sıkıntı düşüyor içime. Yıllardır bir avuç yoldaş ile yaptığımız mücadelenin neden gelişmediğini, halkı içine almadığını, onlara güven aşılayamadığımızı düşündüm.
Herşeye rağmen umudumu kaybetmedim ama. Hep bir çıkış noktasını bulacağımıza inandım. Bu kez de çıkılacak bu girdaptan. Bu siyasi iktidar ile, bu faşist yönetim ile, bu ümmetçiler ile yürümeyeceği, bu siyasi iktidarın artık tarihin çöplüğüne atılacağı belli.
Bu izlemimi gençlerden alıyorum. Hani hep "apolitik" olduğu söylenen gençlerimiz değiştirecek bu gidişi. Ve inanıyorum ki, yeni kurulacak siyasi iktidarları da "düzene" sokarak düzeni değiştirecekler.
Neden bu kadar umutluyum diye sorarsanız, cevabım çok net olur ;
" Torunlarımın, Ali'nin, Piraye İPEK' in gözlerine bakınca umutlanıyorum. Onların ablalarının, abilerinin gözlerine bakınca umutlanıyorum.
Sizler de bir bakın bu gençlerimizin gözlerinin içine önyargısız. Sizlerde göreceksiniz genç neslin gözlerindeki parıltıyı. Nebati'nin gözlerindeki pırıltıya benzemediğini göreceksiniz.
Bırakın artık başınızı öne eğmeyi. Hepimiz yaptığımız yanlışlar için pişmanız elbette.
Ama artık pişmanlığı değil, UMUT 'u örgütlemeliyiz. Başımızı kaldırıp gururla " BİZ BURADAYIZ " demeliyiz !
VAR MISINIZ ?
FACEBOOK YORUMLAR