Pazar günü bir duyum üzerine Sinop Orman Bölge Müdürlüğünde LOJMAN yapılacağını yazmıştım.Duyumum inşaat anlamında doğruydu,ancak lojman değil İDARE BİNASI imiş yapılmak istenen.
Pazartesi sabahı Sinop Orman Bölge Müdürü sayın Celal Kambur arayarak konunun yanlış anlaşıldığını ve bilgi vermek istediğini, istersem yanıma gelebileceğini,istersem kendisini ziyaret edebileceğimi nazik bir dille ifade etti. Kendisini ziyaret edeceğimi söyledim ve öğleden sonra makamındaydım.
Saygılı ve samimi davranışları ile dikkat çeken sayın Kambur, inşaat olayının doğru olduğunu,lojman değil idare binası yapmak istediklerini söyledi ve projeyi gösterdi. İnşaat alanının şimdiki binanın yanında olacağını,o alanda bulunan iki eski binanın yıkılarak yeni binanın yapılacağını ve ara geçitler ile iki binanın birbirine bağlanacağını açıkladı.
O alanda ağaç olmadığını ve kesinlikle bir ağaç kesimi yapılmayacağının
sözünü verdi.Yeni binaya ihtiyaçları olduğunu,yeterli alana sahip olmadıkları için personel getirmekte zorlandığını,daha da önemlisi Orman Bölge Müdürlüğünün Sinop'ta artık kalıcı olabilmesi için binaya ve personellere ihtiyaçlarının olduğunu ifade etti.Bir tek ağaç kesilmeden yapılacak yatırımlara sözümüzün olamayacağını söyledim.
Sayın Kambur, Sinop'ta %64 oranında ORMAN olduğunu ve geliştirmek,düzene sokmak için önemli projelerinin olduğunu, bu projelerin uygulama öncesinde basın ile paylaşılarak kamuoyuna açıklanacağını,gelen öneri ve eleştirilerin dikkate alınarak projelere son şeklinin verileceğini ve şeffaf olacaklarını ifade etti. Proje uygulama alanlarına işin içeriğini anlatan panolar konulacağını söyledi.
Bir özel proje bilgisini paylaşabileceğimi de söyledi.ABALI köyü ile ilgili proje çalışması olduğunu,mesire alanı olarak düzenleme yapacaklarını,halkın rahatlıkla piknik yapabileceği,oyun alanları,çocuk bahçeleri,etkinlik alanları,tuvalet vb.hizmet birimleri olacağını ve işletmeciliğini de kendilerinin yapmak istediklerini,halka ücret yansıtmayı düşünmediklerini belirtti.
Sayın Bölge Müdürü Celal Kambur 'a projelerin takipçisi olacağımı ifade ederek,duyarlılığı,
hassasiyeti ve paylaştığı bilgiler için teşekkür ederek ve yeniden görüşmek üzere sözleşerek ayrıldım.
Kendisine siz okurlarım huzurunda da teşekkür ediyorum.
VE BİR EYLEM !
Her hastalandığımızda kendimizi,bedenimizi koşulsuz teslim ettiğimiz,doktoru,
hemşiresi,hasta bakıcısı,teknisyeni,
şöförü,hizmetlisi,
memuru,sözleşmelisi ile tüm sağlık emekçileri 14-15-16 MART tarihlerinde "G(ö)revdeyiz" sloganı ile eylem yaptılar, üretimden gelen güçlerini kullanarak iş bıraktılar.
Öncelikle tüm sağlık emekçilerinin 14 MART TIP BAYRAMLARINI kutluyorum.
Kendilerine "isteyen gidebilir" diyerek kapıyı gösteren siyasi iktidara " bir yere gitmiyoruz " diyerek tepkilerini gösteren,üç gün boyunca yine de hastalarını mağdur etmeyen,haklı taleplerini yaptıkları basın açıklamaları ile kamuoyu ile paylaşan sağlık emekçilerine bu kez Sinop ATATÜRK Devlet hastanesi eyleminde HALK açık desteğini vererek, yanlarında olduklarını "HALKIZ; "ŞİFA VEREN ELE VEFA" DEDİK, BURADAYIZ " dövizleri ile belirttiler.
"Beni türk hekimlerine emanet ediniz " diyerek sağlık ile ilgili hedefi gösteren Mustafa Kemal Atatürk' ün ne kadar haklı ve öngörülü olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır.
Hekimlerimizin ve tüm sağlık emekçilerinin ne kadar başarılı,ne kadar özverili,ne kadar sabırlı,ne kadar güçlü olduklarını PANDEMİ sürecinde görmüş olduk.Tüm zorluklara ve neredeyse kendilerini feda ederek çalışan bu emekçilere "isteyen gidebilir" demek için insanın aklını yitirmiş olması gerekir.Dileriz bu kez sesleri duyulur ve mağduriyetleri adaletli, eşit,liyakat ölçüsüne göre değerlendirilir.
Onlara kapıyı
gösterenler unutmasınlar ki birgün mutlaka yine bu sağlık emekçilerine kendilerini teslim edeceklerdir.
Adaletin birgün herkese lazım olacağı gibi sağlık emekçileri de bir gün herkes için lazım olacaktır.
Sağlıkla kalın...!
FACEBOOK YORUMLAR