Şükrü Zeki Demirel

Şükrü Zeki Demirel

ŞEYTANIN GÖR DEDİĞİ
[email protected]

NE YAZMALI?

06 Ağustos 2023 - 11:09 - Güncelleme: 24 Ağustos 2023 - 14:10

Klavyenin başına geçince düşündüm ve sordum kendime; “Ne yazayım?”

Memleketin hali ortada. Ne yazsan, ne söylesen, ne yapsan boş gibi. Ülke yangın yeri ama sanki hiçbir şey olmamış gibi hayatımız devam ediyor. Sorunların bir köyde, bir kasabada, bir kentte yaşanıyor olması diğer köy, kasaba, kentlerdekileri sanki hiç ilgilendirmiyor. 

Bir köyün binlerce hektar ormanı yanıyor, hatta KESİLİYOR, hatta DEVLET KORUMASI altında BİR ŞİRKET için kesiliyor, en yakınındaki kentler başta olmak üzere memleketin diğer yörelerinden ses çıkmıyor.

Şunu da anlamıyorum; Maden yer altında aranır. Örneğin KÖMÜR çıkaracaksanız. Zonguldak’ta olduğu gibi ocaklar açarsınız, kömürü çıkarırsınız. Üzerindeki ormanı kesmezsiniz. Neden binlerce hektar ormanı kesiyorsunuz? Bırakın bölgedeki vatandaşı, orada bulunan birkaç yüz aktivist bile sormuyor bu soruyu.

HES’ler var bir yanda. Nerede bir HES yapılacaksa sadece o yöre insanı mücadele etmek zorunda kalıyor. Ve ülke televizyon karşısında seyrediyor sadece. Duygusuzca. Evinde bile tepki koyamıyor. Hâlbuki oradaki ağaçlar, sular, mantarlar, çiçekler ve arılar bizim, hepimizin. Yani televizyon seyreden vatandaşın. Bırakın tüm ülkeyi, o HES yapılan köyün komşu köyleri, kasabaları ve kentleri bile görmezden, duymazdan geliyor. Yarın senin başına gelecek bu bela. Ne yapacaksın o zaman? Kimi bulacaksın yanında?

Ülkenin en güzel yerleri satılıyor. Kimlere? Araplara veya Ruslara. Seyrediyoruz. Meralar satılıyor. Sahiller satılıyor. En karlı işletmeler satılmıştı. Savunma sanayimiz bile satılmıştı. Kılımızı kıpırdatmadık. 

Ülke satıldı ülke. BİZİM ÜLKEMİZ!  ŞEHİTLER VEREREK, MEZARLARI DAHİ OLMAYAN ŞEHİTLER! GAZİLER VEREREK, BACAKLARI, KOLLARI, GÖZLERİ OLMAYAN, VÜCUDUNDA MERMİLERLE YAŞAYAN GAZİLER! KANLA KURDUK ÜLKEYİ! 

Topla, tüfekle giremedikleri ülkemize PARA ile SATIN alarak giriyorlar. Ve birkaç bin aracı, emlakçı yerlere kadar eğilerekelindeki malları, bizim mallarımızı satıyorlar. 

İyi de teşhisin ne diye sorarsanız KORKU derim. KORKUYORUZ. Yurttaşlar olarak korkuyoruz. Korkağız biz. Hep başkalarından bekliyoruz bir de. Bir DON KİŞOT çıksa da savaşsa, düzeltse diye bekliyoruz. Bir lider çıkmıştı,Mustafa Kemal ATATÜRK. Bir ülkeyi yeniden yarattı devrimleri ile. 100. Yılını kutlayacağımız (!) CUMHURİYETİ bıraktı bizlere. Kutlayacağız dedim ama gerçekten şüpheliyim, umutsuzum ülke insanına baktığımda. Hiçbir belirti yok. Yılın yarısını geçirdik kıpırtı yok. YAZIK!

Boşuna beklemeyin bir Atatürk daha gelir diye. Hepimiz bir MUSTAFA KEMAL olalım bakın neler olur o zaman.

Daha çok şey var yazacak. Yazının başlığında NE YAZMALI? diye sormuştum. Aslında soru kendime idi. Klavyenin tuşlarına dokununca başlıyor yazı kendiliğinden. Sorunlar o kadar çok ki. Ama ne yazık ki sorunları bırakın çözmeyi, sorunları yaratan bir İKTİDARIMIZ var hamdolsun! Ve bu sorunlara çözüm üretmekten çok uzak bir MUHALEFETİMİZ var hamdolsun. Ve sorunların çözümünde fiili mücadeleyi hiç düşünmeyen, aksine neredeyse engelleyen SENDİKALARIMIZ, DERNEKLERİMİZ, onlarca SİYASİ PARTİLERİMİZ, SİVİL TOPLUM KURULUŞLARIMIZ var hamdolsun. Ve bu örgütlerin başına çöreklenmiş KORKAK yöneticiler var.

EVET KORKAĞIZ! HEM DE ÇOK KORKAĞIZ!

Bir basın açıklamasına destek vermeye korkuyoruz. Kentte yaşadığımız bir sorun için balkonundan tencere-tava ile protesto etmeye korkuyoruz. 

Sadece aramızda DEDİKODU yapar gibi birbirimize anlatıyoruz dertlerimizi.

Daha çok bekleriz birileri değiştirecek bu SÖMÜRÜ düzenini diye.

Sen değiştireceksin kardeşim! SEN, BEN, O, BİZLER değiştireceğiz. 

NE ZAMAN?

ÜZERİNDEN KORKU GÖMLEĞİNİ ÇIKARDIĞINDA!

Pazara kadar kalın sağlıcakla.

Bu yazı 2991 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum