Hafta içinde bir televizyon programında TEMA başkanının açıklamalarını izledim. İnanın korktum, tüylerim diken diken oldu. Ülkemin haritası üzerinde ruhsatlandırılmış ve ruhsatlandırılmaya hazır maden sahalarını gösterdi. Harita TEMA’nın çizdiği bir harita değildi. Devlet kurumlarının hazırladığı “Resmi” haritalardı.
Neden korktum? Çünkü binlerce sahada çeşitli maden aramaları yapılıyordu. Bu sahalar tamamen iktidara yandaş firmalara verilmiş, denetimsiz, deprem ülkesi olmamıza rağmen fay hatları üzerinde bulunan sahalardı. Ülkemde İNSANA verilen değer en açık şekli ile buralarda görülmekte. Devletimin neredeyse hiçbir çıkarı, kazancı olmamasına rağmen ve yerli-yabancı firmalara milyar dolarlar kazandıran, buna rağmen İŞ GÜVENLİĞİNİN olmadığı, İŞÇİ SAĞLIĞININ hiçe sayıldığı, kısacası İNSAN EMEĞİNİNsömürüldüğü maden sahalarıdır buraları.
Her yıl yüzlerce insanımızı İŞ KAZALARINDA/CİNAYETLERİNDE kaybediyoruz ülkemde. Arkalarından ağıtlar yakıyoruz, sorumluların SORUMLULUKLARINI kabul etmediklerini, sadece TAZİYELERİNİ belirttikleri sözlerini duyuyoruz. Devletimin en tepesinde bulunan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı’nın ağzından “İŞİN FITRATINDA BUNLAR VAR”, “KADER” sözlerini duyuyoruz. Duyuyoruz ve bir-iki gün kızıp unutuyoruz yeni bir facia olana dek.
Gerçekten işin fıtratında mı var? Siz milyonlarca ton siyanürlü toprağı bir alana yığın, üstünde ve altında işçileri çalıştırmaya devam edin, hiçbir önlem almayın, facia olduktan sonra altında kalan işçilerimiz için, “işin FIRATI gereği”“ALINLARINA YAZILMIŞ, KADERLERİ BUYMUŞ”deyip sorumluluktan sıyrılın. Ne güzel dünya yahu. VAHŞİ MADENCİLİK yaptıracaksınız, İŞ CİNAYETLERİİŞLEYECEKSİNİZ, işçilerin cansız bedenlerini siyanürlü toprak altında bıraktıracaksınız, kaçak maden ocaklarına göz yumacaksınız, bunları basit olaylar olarak kabul edip kadere bağlayacak ve koltuklarınızda rahat oturup, gece yastığa başınızı koyup rahat uyuyacaksınız, hesap vermeyi hiç düşünmeyeceksiniz öyle mi?
Öyle değil beyler, öyle değil!
“Bu dünya Kanuni Sultan Süleyman’a kalmadı” diye bir sözümüz vardır bilirsiniz, size de kalmayacak. Kalmayacak ve çok yakın zamanda hesap vereceksiniz. Bağımsız, adaletli, adil yargıçlara hesap vereceksiniz. Nereden biliyorsun derseniz, “İŞİN FITRATINDA VAR, KADERİNİZBÖYLE, ALINIZA ÇİZİLMİŞ” derim. Dünya kurulduğundan bu yana örnekleri çoktur diktatörlerin başına gelenler. Hiçbirinin suçu cezasız kalmamıştır.
Ne demiştik başlıkta? Ülkemin altına oymak. Hem gerçek anlamda, hem de mecazi anlamda ülkemin altı oyulmuştur, oyulmaya devam edilmektedir.
Ben inanıyorum ki yakın gelecekte, çok yakın gelecekte bir şeyler değişecek ve ülkemin altını oyanlar, altını üstüne getirenler, üç kuruşa satanlar hesap verecekler. Kurtulacağız kanımızı emen kenelerden.
Şimdi soracaksınız “Sinop’ta Nükleer Santral nereden çıktı?” diye. Şimdi Nükleer Güç Santralini gündeme getirmenin tam zamanıdır.
Neden mi? Seçim var 31 MART’ta çünkü. Yanımıza OY istemeye gelen Belediye Başkan adaylarına, Belediye Meclis Üyeliği adaylarına, İl Genel Meclis Üyeliği adaylarına, muhtar adaylarına ilk sormamız gereken soru şu olmalıdır;“NÜKLEER SANTRALE EVET Mİ DİYORSUNUZ, HAYIR MI?”.
Ben kendi adıma Sinop’ta kurulması planlanan Nükleer Santrale EVET diyen adaylara peşinen KIRMIZI KARTIMI GÖSTERİYORUM.
Adaylar, projelerini halk toplantıları yaparak açıklamaya başladılar. Ben şimdiye kadar sadece CHP Belediye Başkan Adayı METİN GÜRBÜZ’den ve CHP’li Meclis Adaylarından “NÜKLEERE HAYIR” dediklerini duydum. “Sinop’ta kesinlikle Nükleer Güç Santrali yaptırmayacağız” dediklerini biliyorum.
Ya diğer siyasi parti adayları ve bağımsız adaylar, muhtarlar? Özellikle MUHTARLAR?
Nükleer Santral konusunda ne düşünüyorsunuz, açıklayın da bilelim SİNOP’u ne kadar sevdiğinizi?
NÜKLEER GÜÇ SANTRALİ SİNOP İÇİN YOLUN SONUDUR, CANLI CANLI TOPRAĞIN ALTINA GİRMEMİZ DEMEKTİR.
Biz bu filmi ÇERNOBİL’le gördük, acısını binlerce kanser vakaları ile yaşıyoruz halen.
HAYDİ SİNOPLU, YA SORUYU SORUP CEVABINI ALACAK VE OYUNU “SAĞLIKLI YAŞAMDAN YANA” KULLANACAKSIN, YA DA “İŞİN FITRATINDA VAR, KADER NEYSE O OLUR “ DEYİP RAZI OLACAKSIN.
RAZI OLURSAN SONRADAN AĞLAMAK YOK AMA BİLESİN!
KALIN SAĞLICAKLA!