Şükrü Zeki Demirel

Şükrü Zeki Demirel

ŞEYTANIN GÖR DEDİĞİ
[email protected]

YİNE CHP – YİNE SİNOP – YİNE YASAK

29 Temmuz 2023 - 19:49 - Güncelleme: 05 Ağustos 2023 - 14:44

Bu kez kararlıyım. Seçimlerden sonra haftanın bir günü, sadece pazar günleri yazacağımı belirtmiştim. Ancak, yine araya seçimler ve Sinop’un sorunları girince yazmak zorunda kaldım. Gerçekten yorulmam ve farklı işlerimin de olması nedeniyle sizlerle sadece pazar günleri buluşmaya kararlıyım. 

Hafta sonu iki gün CHP içinde MAHALLE DELEGELERİ seçimleri yapıldı. Bilindiği gibi üç liste girmişti yarışa. Aykut Cem Yalçınkaya ve Samet Bayrak’ın liderliklerinde seçime katılan MAVİ liste 1 mahalle hariç tüm mahalle delegeliklerini, yani 149 delegeliği, İnan Savaş Yüksel ve Deniz Tok liderliklerinde seçime katılan BEYAZ liste 1 Mahalle ve 7 delegelik kazandılar. Benim de içinde bulunduğum PEMBE liste ise delegelik kazanamadı.

1216 üyenin geçerli oy kullandığı seçimlerde BLOK OY kullanılması sonucu, 635 oy alan MAVİ liste 149 delege, 330 oy alan BEYAZ liste 7 delegelik almış, 251 oy alan PEMBE liste ise delege çıkaramamıştır. Sonuçta 635 oy ile 149 delege çıkmasına rağmen, 581 oy ile sadece 7 delege çıkmıştır.

Kısacası 635 oy veren üyenin karşısında 581 üyenin neredeyse hiç söz hakkı kalmamıştır. Dilerim CHP Sinop İl örgütü yeniden karpuz gibi ortadan bölünmüş olmasın.

Ben öncelikle, ADALET ve DEMOKRASİ talep eden CHP ‘de ÇARŞAF LİSTE yerine BLOK LİSTE oylamasını icat (!) edenleri, seçimleri 2 güne yayarak ve birinci gün sandıkları açarak seçim sonuçlarını ilan etme formülünü bulanları, MAHALLE DELEGELERİ seçimlerine İL ve İLÇE BAŞKAN ADAY ADAYLARI ile katılanları ve bu yöntemi kabul edenleri binlerce kez kutluyorum!

En azından şu yapılamaz mıydı? Örneğin her 10 veya 15, yahut 20 üyeye 1 delege kazandıracak şekilde seçimler yapılsaydı örgüt ortadan bölünmekten kurtarılamaz mıydı?

Şimdi kazanan grup oturacak ve İlçe yönetimini rahatlıkla belirleyecek. Hatta İl delegasyonunu bile belirlemiş olacaklar. Sonuçta İl delegeleri tarafından İl yönetimi ve Kurultay delegeleri sadece MAVİ LİSTENİN inisiyatifi ile belirlenmiş olacak. Bakmayın, “ Herkes aday olabilir “ diyenlere. Örgütün yarısını temsil edeceksin ve yetkiyi paylaşacaksın. Bence biraz eşyanın tabiatına aykırı gibi geliyor. 21 yıldır bu ülke karpuz gibi bölünerek daha rahat yönetilmiyor mu? 

Dilerim BELEDİYE BAŞKANLIĞI seçimlerinde de ATAMA yapılmaz. Ve özellikle kazanan grup, “ eğer ÖN SEÇİM yapılmama yönünde karar TEBLİĞ edilirse anında görevi bırakırız “ SÖZÜNÜ VERMİŞLERSE DE “Ne yapalım, Genel Merkez kararıdır “ demezler ve sözlerinde dururlar. Sözlerini tutabilmenin tek koşulu ise kararlı, ilkeli bir duruş sergileyerek Genel Merkeze kendi taleplerini kabul ettirmektir. 

Ben kendi adıma şimdiden, ÖN SEÇİMSİZ BELEDİYE BAŞKAN ADAYININ, Belediye Meclisi adaylarının, İl Genel Meclisi adaylarının BELİRLENMESİNİ asla kabul etmeyeceğimi deklere ediyorum.  

Yine de, kazanan liste (!) delegelerini kutluyor ve kolaylıklar diliyorum. Çoğunu tanıdığım için ASKER delege olmayacaklarına inanmak istiyorum. Ve 156 delegenin İlçe Genel Kurulunda hem ilçe yönetimini belirlerken, hem de İl delegelerini seçerken hakkaniyetli ve adil davranacaklarını, liyakate önem vereceklerini umuyor ve bir üye olarak dabekliyorum.

Parti içinde DEMOKRATİK DEĞİŞİM grubu olarak ne yazık ki tüm öngörülerimizin çıkmış olduğunu ve ne kadar acil demokratik yapıya ihtiyaç duyduğumuzu üzülerek ve kaygılanarak gördük. Neredeyse AKP’lileşen bir yapıya yürümekte olduğumuzu bütün üyelerin de görmelerini ve kaygılanmalarını isterim. Her türlü dedikodunun yapıldığı, her türlü yakıştırmaların olduğu, provokatörlerin tam saha çalışması yaptığı ve ne yazık ki amaçlarına ulaştığı seçimlerden dilerim gerekli dersler alınır.

Hangi yüzyılda, hangi teknoloji çağında yaşıyoruz? Bu büyük kongrede tüzük değiştirilecekse eğer, önce tüm üyelerin mahalle delegeliklerinden başlayarak Genel Başkana kadar tüm seçimlere katılmaları ve özgür iradelerini ortaya koymalarını sağlayacak değişiklik yapılarak başlanmalı.  

Yüz yıllık çınarı, Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük ikinci eserim dediği CHP’yi kurutmayalım, yok etmeyelim.  

“Yine Sinop, Yine Yasak” demiştik yazının başlığında. 

Klasik yasaklar devam ederken şimdi de festival yasakları, müzik yasakları gündeme düştü Sinop’ta. Herkes duydu sanırım. Binlerce biletin satıldığı, Sinop esnafının hazırlıklarını ve stoklarını yaptığı bir festivale, KUZEYFEST’e günler kala GEREKÇESİZ olarak YASAK getirilmesi nasıl açıklanılabilir? Tüm ülkede siyasi iktidarın özellikle gençlerin katıldığı ve MİLLİ VE MANEVİ değerlere uygun görülmediği (!) bu tür etkinliklerin YASAKLANMASI olağan görülmeye başlanmıştı. Ben Sinop’un bu olağan (!) görülen durumu kabul etmeyeceğine inanıyorum. Çünkü SİNOPLU her zaman, VALİLİK MAKAMININ hükümetlerin değil DEVLETİN MAKAMI olduğu gerçeğini, iktidar partilerinin temsilcileri olan il ve ilçe yönetimlerine ise SİNOP’a tamamen hâkim olmadıklarını hatırlatmıştır. Birkaç düzenbaz, çıkarcı ve meczubun tepkisi ve talebi ile böylesi etkinlikler YASAKLANAMAZ.

Sinop’un ne kadar farklı olduğu bir Nurettin Yıldız olayında görülmüş, yaşanmıştır. Şehir parkı girişine yapılmak istenen ve halen atıl durumda olan mescit yanında namaz kılma çağrısı yapılmasında Sinoplu’nun nasıl tavır koyduğu da bilinmektedir.

KİMSE SİNOP ÜZERİNDE ATEŞLE OYNAMASIN! 

KİMSE SİNOP’U KULLANARAK TÜRKİYE’YE UZANMAYA, NAM SALMAYA ÇALIŞMASIN!

KİMSE SİNOP’UN HASSASİYETLERİNE DOKUNMASIN, GENLERİ İLE OYNAMASIN!

O YAKMAK İSTEDİKLERİ ATEŞ ÖNCE KENDİLERİNİ YAKAR!

Haftaya PAZAR’a buluşmak umuduyla kalın sağlıcakla! 

Bu yazı 4060 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum