Cengiz DEMİREL

Cengiz DEMİREL

BU AÇIDAN
[email protected]

Orman Kanunu mu? Türk Ceza Kanunu mu?

02 Eylül 2021 - 12:12


Tarih; 11 ağustos 2021 Çarşamba.
Kastamonu Ormana Bölge Müdürlüğü açmış facebook’ta bulunan resmi hesabını paylaşım yapıyor.
İlk mesaj saat 09.57 de yayımlanıyor.
“Ayancık İlçemizde ne yazık ki sel tüm ilçe merkezinde depomuzda ve ormanlarımızda etkili oldu”
Mesajın altında sel sularının video görüntüsü.
İkinci mesaj aynı tarihte ilkinden yaklaşık 40 dakika sonra 10.33 de,
“Ayancık Orman İşletme Müdürlüğümüz Yenikonak depomuz sel nedeni ile sular altında kaldı”
Bu mesajın altında da yeni görüntüler.
Üçüncü mesaj ise Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu’na ait ve Ayancık ile Türkeli İlçelerinde yaşayanlara geçmiş olsun  dileklerini iletiyor Orman Bölge Müdürü.
Hayran kalmadım dersem yalan olur.
Ayancık’ta insanlar orman Bölge Müdürlüğüne ait tomrukların arasında yaşam savaşı verirken, kimileri, her biri füze gibi tomruklarca bedenleri parçalanırken Bölge Müdürlüğü facebookta  paylaşım üzerine paylaşım yapıyor. Ve çok ince, çok nazikçe! Türkiye’nin sanırım ilk geçmiş olsun mesajını da unutmuyor sayın Bölge Müdürü !…
İyi güzelde bu mesajları yayımlarken Sizin sorumlulukları nereye koyacağız pek Sayın Bölge Müdürü. Bu mesajları paylaşırken, kurumsal sorumluluklarınızı yerine getirmediğiniz için “ daha önceleri nerelerdeydiniz” diye sormazlar mı insana…
Nereden mi çıkarıyorum bunları?
Hadi gelin biraz aralayalım konuyu, hem aralayalım hem soralım yeri geldikçe…
Dönemin Kaymakamı Çağlayan Kaya’nın Ayancık’ta felaket yaşanabilir öngörüsü ve ısrarlı yazıları sonrası 23 ocak 2018 de depo yerinde komisyon incelemesi yapıldı mı yapılmadı mı? Bu komisyona Kastamonu’dan Orman Bölge Müdür Yardımcısı Reşat Tunç katıldı mı katılmadı mı? Aynı komisyonda yer alan DSİ ve AFAD yetkilileri yüksek risk olduğunu bildirdiler mi bildirmediler mi?
Sonuçta Orman Bölge Müdürlüğü adına katılan Reşat Tunç’da dahil 7 komisyon üyesi Ayancık’ın yüksek risle karşı karşıya olduğunu kabul ettiler mi, etmediler mi? Orman yetkilileri de dahil yüksek risk tutanağı 7 komisyon üyesince aynı gün imza altına alınırken, tutanağın bitimine “ risk var ama Ayancık’ta depoyu kaldıracak yer yok” satırı Bölge Müdür Yardımcısı Reşat Tunç tarafından konuldu mu konulmadı mı?
Kaldı ki, konunun 2017 yılı öncesi de var.
Ayancık’a ilk geçmiş olsun mesajını Facebook üzerinden Türkiye’de ilk yayımlama nezaketinde bulunan Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu DSİ 74. Şube Müdürlüğü’nün 07.02.2014 tarih ve 79655 sayılı “depo kaldırılmalıdır” şeklindeki yazısına ne diyecek şimdi.
2014 de Bölge Müdürlüğü uyarılmış, yer yok,
2017 de 7 kişilik komisyon, Kaymakamın ısrarı ile harekete geçmiş, risk kabul edilmiş ama depo için Ayancıkta yine yer yok!!!
Soruyoruz şimdi, yer mi yoktu, yoksa bir takım kişi ve kuruluşların depo yeri değişmesin diye ısrarları mı çoktu?
Evet, Sayın Bölge Müdürü haklısınız yer yok ama depo için değil, şu anda mezarsız kalanlar için yer yok. Evet, onların yakınlarının  dua okuyabilecekleri bir yerleri, bir mezar taşları yok…
Şimdi soruyorum,
Kimin ya da kimlerin sayesinde bunca kayıp, bunca evsiz barksız.
“Ayancık her an tomruk deposu nedeni ile yok olabilir” diyen Kaymakam hakkında ‘basına bilgi vermektenİçişleri  Bakanı Soylu’nun talimatı ile soruşturma açılan bir ülkede, tüm uyarılara rağmen görevlerini ihmal edenler boylarını postlarını göstere göstere, salına salına gezerlerken, onlara soruşturmadan tık yok… Ancak sanmasınlar ki bu devran böyle gider…
Bu ülkede hala mesleğinin hakkını verecek savcılar, meslek kuruluşları, kamu görevlileri var.
 Öyle uzun uzun beklemeye de gerek yok. Bakın bakalım önümüzdeki hafta ne davalar, ne suç duyuruları havada uçuşuyor. Ulusal Basın Yayın organlarının gündemlerine Ayancık bir kez daha ama bu kez ‘ taksiren ölüme sebebiyet verme, görevi ihmal ve mala zarar verme’ gibi TCK maddeleri ile nasıl gündeme yerleşiyor.
Bu arada, Orman köylüsünün yanındaymış gibi görünen ancak tehlikeyi sezince başlarını içeri çeken kaplumbağalar, sizler de sıradasınız.. Bilirsiniz kartalların karşısında kaplumbağalar çaresizdir, başlarını bile çekseler!!!
Birileri yerel ve ulusal basın da dahil bir takım STK ve meslek odalarını ve hatta bazı yurttaşları tehditlerle dizayn etmeye çalışsalar da,
 Bilinsin ki, güzel bir geleceğin dizaynı tehditlerde ve “sen çok yaşa, kralım” diyenlerde değil, “kral çıplak” diyebilenler ve hak arayanlardadır.
Ayancık’ta kaos bitti, bulutlar dağıldı, kralın çıplaklığını görenler artıyor
 ve şimdi hesap zamanı…
Görelim bakalım orman kanunu mu, Türk Ceza Kanunu mu geçerli bu ülkede…


 

Bu yazı 2729 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum