Çoğunuz bilirsiniz bu terimi. Genelde olumsuz anlamda kullanılır. Hani birileri bir şeyler yaparken, bir başkaları da bilerek veya bilmeyerek, o bir şeyler yapanlara yaptıkları ile yardımcı olurlar. Daha doğrusu yörüngelerine girerler, gündemlerine takılırlar, girdaplarına kapılırlar ve sonunda kaybolup giderler.
Bizim memleketin siyasi yaşamında da durum aşağı-yukarıböyledir. Genelde hep birileri diğerlerinin değirmenine su taşırlar ve o su taşıdıkları değirmen, kendine su taşıyanların gözünün bile yaşına bakmaz öğütür, yok eder.
Koca koca bilim insanlarımız, istatikçilerimiz, sosyal bilimcilerimiz, siyaset bilimcilerimiz ve daha nicelerimiz araştırır dururlar, bir kişi, bir lider nasıl oluyor da 20 yıl, 30 yıl iktidarda oturur diye. Oturur kardeşim, oturur. Çünkü o kişinin, o liderin vardır bir değirmeni, taşırlar birileri süreklisuyu, böylece ömür boyu da otururlar.
Nasıl oluyor bu değirmene su taşıma işi peki?
Örneğin; 21 yıldır ülkemizde iktidarda AK Parti ve onun lideri Erdoğan var.
Nasıl gelmişti iktidara Erdoğan ve AKP? Öncesini çok karıştırmayalım. Örneğin, Milli Nizam Partisi, Milli Selamet Partisi, Refah Partisi dönemlerini falan! Hani Akıncılar’ı falan! Hani Işık Evlerini falan!
Bir katakulle ile birdenbire yıkılan ANAYOLSOL-D hükümetlerinden sonra yapılan erken seçimlerde kazanan AKP hükümetinde YASAKLI OLAN Genel Başkan Erdoğan’ın yasağını kaldırıp, Siirt milletvekilini istifa ettirip ara seçim ile milletvekili olmasını sağlayan kimdi? CHP Genel Başkanı BAYKAL! Gerekçe; İktidar olan partinin Genel Başkanı yasaklı olamazmış, demokrasiye sığmazmış. Arkadaş, sen ülkeye her alanda demokrasiyi getirmek için kan ter içinde çalıştın da bizim mi haberimiz olmadı? Veya iktidardaki AKP hükümeti MİLLETVEKİLİ OLMAYAN Genel Başkanları için Başbakanı ile, TBMM ‘ne hükmeden AKP grubu ile DEMOKRATİK ADIMLARI büyük büyük attılar da biz mi duymadık, görmedik? Kardeşim sana ne AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın milletvekilliğinden? “Sen işine baksana Sayın Baykal” diyen kimse de çıkmadı. İşte Baykal’ın yaptığı bu eylem ERDOĞAN’ın değirmenine su taşımak olmuştur.
Örneğin; MHP’den kopup İYİ Partiyi kuran Meral Akşener seçimlere katılamıyordu. “Bu hiç de demokrasiye sığmaz” diyen yine CHP, elindeki 15 milletvekilini verip İYİ Parti’nin seçimlerine girmesini sağlamıştı. Sağ olsun onlarda bu incelik(!) karşısında reddetmeyi kendilerine yediremeyerek(!) kabul ettiler ve paşa-paşa meclise girdiler. CHP olmuştu yine değirmenlerine su taşıyan! Sonra ne yaptı Meral Hanım? Önce Cumhurbaşkanlığı seçimi için “seçilecek kişi” olsun diyerekKılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıktı, CHP’nin içişlerine karışıp İmamoğlu’nu işaret etti, sonra Kasımpaşalı gibi masaya vurup ayrıldı ve hiçbir şey olmamış gibi geri döndü. Kaç milyon oy kaybettirdi bu hareketi ile hesaplayan var mı?
Demokrasi tutkunu SOSYAL DEMOKRAT CHP, biri şeriatçı, diğeri milliyetçi-muhafazakâr bu iki SAĞ partinin değirmenlerine yeterinden fazla su taşımayı yine becerebilmişti.
Daha sonra, CHP yine kolları sıvayarak bu kez ALTILI MASA’yı oluşturmaya başladı. Kimlerle peki? AKP’den ayrılan iki siyasi parti GELECEK PARTİSİ ve DEVA PARTİSİ, MHP’den ayrılan İYİ Parti, AKP’yi içinden çıkaranErbakancı SAADET PARTİSİ ve Demokrat Parti’nin devamı olduklarını söyleyen DEMOKRAT PARTİ ile. Yani SAĞCI partiler ile! Oldu mu peki? Tuttu mu maya? Uyuştu mu tabanda kanlar? Olmadı kardeşim, olmadı yine! Ne maya tuttu, ne kanlar uyuştu. Sonuçta yine AKP iktidarının değirmenine sular taşınmış oldu.
Bugün neler oluyor peki? Önce içindeki Brütüs’ler çıkıp “Ben CHP milletvekili idim, ama o zaman da oy vermedim CHP’ye, şimdi de” deyiverdi. Haydiii, ortalık toz duman; ne zam kaldı konuşulacak, ne demokrasi, ne pahalılık, ne yoksulluk, yolsuzluk, yalan-talan! Eski vekil görevini yapmanın rahatlığı ile şimdi mışıl mışıl uyuyor yatağında. Çünkü onun asli görevi, Truva atından çıkıp iktidarın değirmenine su taşımaktı sevgili kardeşim.
Bu arada CHP yine boş durur mu? Duramaz! Şimdi de bir başka seçim öncesi, yaklaşık 9 ay sonra yapılacak yerel seçimler öncesi KURULTAY hazırlıklarına başladı. Yine her şey unutuldu, kamuoyunda CHP Genel Başkanlığı tartışılır oldu. Bu kez yapmayın bari! Yapmayalım bari! Başkalarının değil kendi değirmenimize taşıyalım suyu. Sırası mı şimdi, 9 ay içinde sık sıkı Yerel seçimlere hazırlanmak varken, 5-6 ay içimizde yarışmanın, kavga etmenin?
Bir yandan diyoruz ki “6’lı yetmez 16’lı masa kuracağız”, diğer yandan diyoruz ki seçimler ile yenilenelim. Güzel de,bakalım yeni yönetimler isteyecekler mi SAĞ masaları. Pek zannetmiyorum ama belki de diyecekler ki “Biz yeni yöneticiler (!) olarak SOL ile masalar kuracağız.”
Yani sonuçta yine elimize aldık kovaları, taşıyoruz iktidarın değirmenlerine suyu!
Yahu aldık madem elimize kovaları, ortalık yangın yeri, en azından söndürmeye çalışalım yangını!
Ne dersiniz sevgili CHP’li arkadaşlarım, dostlarım, yoldaşlarım;
Bırakabilecek miyiz başkalarının değirmenine su taşımayı?
FACEBOOK YORUMLAR