KARAVAN NOTLARI 3

Yolculuğumuz devam ediyor. Bizden yana bir sıkıntı yok. Ancak, Sinop'tan gelen bazı haberler can sıkıcı olurken, kaybettiğimiz değerlerimiz için de üzülüyoruz.
Gezi notlarına geçmeden önce yine Sinop üzerinde bir  yeni oyun planlandığı haberini aldım. Kent Hakları Derneği (KENTSAV) cuma günü Sinop İl Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğüne şehrin imar planında yapılması planlanan İmar değişikliği için İTİRAZ dilekçelerini verdiler. Konu, yıkılan Otel Melia Kasım arsasına 6.5 metre yüksekliğinde yapı izni verilmesi ile ilgiliydi. Gizlice ve sinsice yürütülen çalışma son gün yapılan itiraz sayesinde bir süre engellenmiş oldu. Konuyu ayrıca Sinop Kültür ve Turizm Derneği de takip ettiğini duyurdu. 
Yıllardır söylediklerimiz bir bir gerçekleştiriliyor. Meydan projesi, millet bahçesi gibi masallar ile kentimizi ne hale getirdiler. Sanırım sıra şimdi, minyatür olarak yaptıkları camiyi büyütmeye geldi. Bu İmar değişikliği uygulanırsa ilk yapacakları iş bu olacaktır. Bu arada sahi ne oldu TOKİ'nin Belediyemize yazı yazıların akıbeti ? Hani daha önce yazdığım Kasım/2023 ve Ocak/2024 tarihlerinde yazılı olarak talep ettikleri yıkılan otel alanındaki işgaliyelerin kaldırılması konusu ?
Neyse, bu konulara daha ayrıntılı olarak dönünce bakarız. 
Geçen hafta Bodrum Bitez'de kalmıştık. Aslan parçası orada olunca süreyi biraz uzun tuttuk. Ayrıca ailemizin en büyüğü amcamız da işin içinde olunca aile buluşması da gerçekleşiyor. 
4 gece kaldığımız Bodrum'da bu yıl işler hiç iyi değil. Öncelikle fiyatlar uçmuş. Normal bir restoranda normal(!) bir yemek kişi başı ortalama 500 ₺. Gerisini siz düşünün. Gezdiğimiz süre içinde nerede bulunmuş isek her yer aynı, işletmeler kan ağlıyor. 
Yola devam için kontak açtığımızda Bodrum'un diğer yerlerini de görmek istedik ve Bodrum'un Venedik'i denilen ASPAT HAVEN'i, süper denizi ile Akyarlar'ı, koca bir kent havasına girmiş Turgutreis'i, cennet köşe Gümüşlük'ü ve kent olma yolundaki Yalıkavak'ı harmanladık. 
Ve ver elini Çökertme. 2 gece kalış. Çünkü denizi ve havası nefis. Sonra Milas/Ören. Termik Santral 'in hiç yakışmadığı bir güzel kasaba. Sonra Akbük ve AKYAKA. 
Akyaka hafta sonu olmasının da etkisi ile kalabalık idi. Akyaka'nın evlerinin mimarileri olağanüstü. Biz, AĞA HAN mimarlık ödülünü almış olan büyük Mimar Nail V. Çakırhan'ın evini gezdik. Eşine az rastlanır güzellikte. Hayran kaldım. 
1 gece kaldığımız Akyaka'dan Marmaris'e yollandık. Bozburun'a kadar gezimizi sürgürdük ve Hisarönü'de çok güzel bir koyda geceledik. 
Ve 14 Temmuz DATÇA'dayız. Önce CAN BABA'nın (CAN YÜCEL) evini ve mezarını ziyaret ettik. Eşi ile yanyana yatıyorlar.
Karavanı sahile çekip yerimizi sağlama aldık.
Sanırım rotamız burada bitecek ve bir kaç gün kalıp Sinop'a döneceğiz.
Buradaki ve dönüşteki notları saklı tutarak herkese selâmlar.
Kalın sağlıcakla !