Cengizhan ERSOY

Cengizhan ERSOY

PENCEREMDEN
[email protected]

GERZE ALEV ALEV …

13 Şubat 2022 - 14:34

Güzel ülkemiz Türkiye’nin Karadeniz kıyısında,
eski adıyla Antik Çağdaki söylemi ve muhtelif yazarlar
kaynaklı yorumlar üzerinden; Zagora, Gürzübantum,
Carusa ve mızraklar ülkesi anlamında Gezenolit
olarak da bilinmekte olan Sinop’un şirin ilçesi Gerze …..
Güzelliği ve sakinliği ile günümüzdeki moda söylem üzerinden,
hakkı olarak  cittaslow  (sakin şehir) unvanını da almış olan
bu güzel kent ne yazık ki 13 Şubat 1956 tarihinde meydana gelen,
anılardan asla silinemeyecek bir yangın felaketi üzerine
ağır bir tahribata maruz kalarak derin acılar yaşamıştır.
O tarif edilemez acıyı yaşayan Gerze halkı, felâketin sıkıntılarını
geçen zaman içerisinde eritip, yaşama sımsıkı sarılmasıyla
gösterdiği dirençle yeniden güzel ve mutlu günlere dönmekle,
günümüzde mutlu ve slow şehir sakini olarak yaşantısını
sürdürmeye çalışmaktadır.
Gerze halkının alev alev yaşamış olduğu o kötü ve
kâbus misali  korkunç güne/tarihe  gidilecek olursa….
Yıl 1956, Gerze yine bugünden daha da naturel, şirin ve güzel
olmakla birlikte; soğuk ve ilikleri donduran 13 Şubat 1956 günü
o acı ve ardında yıkıcı izler bırakacak olan yangın felâketini yaşar.
Bu talihsiz yangın sonrasında yazılıp ifade edilenler,
yangının çıkış nedenleri ve yorumları üzerinden özetle;
yangının, dönemin Gerze Malmüdürü Ömer Güneşdoğdu’nun
ikamet ettiği ahşap konutta eşinin dikkatsizliği neticesi ortaya
çıkan bir yangın olduğu ve o gün esen şiddetli lodos rüzgarı
nedeniyle de kasabaya hızla yayılarak tüm çabalara rağmen
durdurulamadığı, yaklaşık 18 saat süren yangın sonucu
Gerze’nin neredeyse tamamen yandığı,
o tarihte kasaba ölçeğinde olan yaşam merkezinde
itfaiye teşkilatı da olmadığı için koşullar dahilinde yangına
yerelde teknik ve idari olarak müdahalelerde bulunulamadığı,
buna rağmen Gerze halkı yangının söndürülmesi için
olağanüstü bir dirençle kolektif olarak büyük çabalar
sarfetmekle birlikte neticede 18 kişinin yaşamını yitirdiği,
833 ev ve 300 dükkânın yanarak kullanılamaz duruma
geldiği bilinmektedir.


Yangın sonrası ise; doğal olarak halk madden ve manen yıkılmış
yorgun, bitkin bir durumda devlet tarafından kendilerine yardım
yapılması, yaralarının sarılması beklentisine girmiştir.
O tarihte iktidar olan Demokrat Parti Hükûmetince çıkarılan 
6683 Sayılı Kanunla Gerze halkının yaralarının sarılması adına
devletin desteği de sağlanmıştır. Ayrıca Kızılay teşkilatı ve
yakın /uzak çevredeki il ve ilçelerden muhtelif yardımlar yapılmıştır.
Olaydan kısa bir süre sonra Gerze halkına moral vermek ve
Devlet gücünün yanlarında olduğunun hissettirilmesi adına;
dönemin İçişleri Bakanı Ethem Menderes ile Cumhurbaşkanı
Celal Bayar tarafından ‘’geçmiş olsun’’ ziyaretlerinde
bulunularak, devletin maddi ve manevi yönden
Gerze halkının yanlarında olduğu mesajları ile moral vermeye çalışılır.
Dönemin Sinop Valisi Esat Onat’ın kızı Ayşe Kadriye Onat çocukluk
döneminde geçen anılarını yazmış olduğu ‘’ Ne Güzel Günlerdi O günler ‘’
kitabının bir bölümünde Gerze yangınına da yer vererek alevlerin
Sinop’tan görüldüğünü, babasının hemen Gerze’ye gittiğini ve
Ankara ile temasa geçtiğini, afet mahalline gelen Cumhurbaşkanı,
İçişler Bakanı, milletvekilleri ve gazetecilerin Vali Konağında
misafir edildiklerini belirtmiştir.
Yaşanılan acı olay ulusal basında da gazetelerin ilk sayfalarında yer almıştır.



Felâketin acısı Devletin ve hayırsever Türk Halkı’nın desteği,
özverili üstün yardımlarıyla sarılıp kapatılmaya çalışılsa da
bugüne kadar asla unutulmamıştır.


Günümüzde, Gerze İlçe Belediyesinin anlamlı ve yerinde kararıyla;
kent merkezi sahilindeki bir alana ‘’ 13 Şubat Parkı ‘’ adı verilmiştir.
Yaşanılan bu felâketin 66. yıldönümünde; benzer acıların bundan böyle
yaşanmaması dileğiyle, yangın neticesi sonsuzluğa intikal eden insanlarımıza
rahmet ve saygıyla….

 

Bu yazı 806 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum